Selçuk Tıp’ta 89  Covid-19 hastası taburcu oldu

Selçuk Tıp’ta 89 Covid-19 hastası taburcu oldu

Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin, Tıp Fakültesi Hastanesinde Covid-19 tedavisi gören 89 hastayı taburcu ettiklerini söyleyerek Koronavirüs salgını ile mücadele süreciyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin, Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekim Yardımcısı Prof. Dr. İlhan Çiftçi, Tıp Fakültesi Hastanesi Enfeksiyon Kontrol Komitesi Başkanı Prof. Dr. Onur Ural,  Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Duygu Fındık Koronavirüsle mücadele konusunda yürütülen çalışmalarla ilgili bilgilendirmede bulundular. Koronavirüs sürecini değerlendiren Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin, “Şu anda Konya Covid pozitif hastalarının yoğun olarak bulunduğu şehirlerden birisi fakat bu hastaların önemli bir kısmının umre ziyaretlerinden dönen, testi pozitif çıkan vatandaşlarımızdan olduğunu beyan edelim. Yani Konya’da yaşayan vatandaşlarımızda Covid pozitif çıkanların sayısı çok düşük. Hastanemizde tedavi gören bu insanlarda genelde klinik tablo çok hafif seyretti ve büyük çoğunluğu da iyileşti. Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanemizden bu güne kadar yaklaşık 250 hasta şifa ile taburcu dildi. Bugün 20’ye yakın vatandaşımız da taburcu olacak. Yoğun bakımda tuttuğumuz hasta oranımız çok az. Genele oranladığımız zaman bu açıdan iyi bir seyir izlediğimizi Konya genelinde ifade edebilirim. Bugüne kadar hasta kaybımız yoktu ama dün gece bir Covid-19 hastamızı kayıp ettik. Hastanemizde bu ilk oldu. İnşallah bundan sonra da olmamasını temenni ediyoruz” ifadelerini kullandı. Rektör Şahin, Türkiye’de hasta kaybının önüne geçmede ve oranların düşük olmasında, hastalığın klinik tablo olgunlaşmadan erken dönemde teşhis ediliyor olması ve tedaviye hemen alınmasının etkili olduğunu söyleyerek ülkemizde başarılı bir tedavi sürecinin yürütüldüğüne vurgu yaptı.

Tüm dünyayı etkisi altına alan Koronavirüs sürecini sadece biyolojik yönüyle ele almamak gerektiğini söyleyen Rektör Prof. Dr. Şahin, “Olayı yalnızca halk sağlığı yönüyle ele almamak gerekiyor. Bu durumun bir de psiko-sosyal yönü vardır. Bu salgın insanlık tarihinde yaşanan diğer salgınlardan pek farklı değil. Tek farkı salgının geleceğinin nasıl olacağı yönünde fazla bir bilgiye sahip olmamadır. Bu nedenle insanlar, bilinmezlikten dolayı endişe duyuyorlar. Bu konuda çok farklı söylemler ve komple teorileri var. Bunlara çok itibar etmemek lazım.Bizim, hayatın gerçekleri üzerinde hareket etmemiz gerekiyor. Halk sağlığı açısından baktığımızda ise ülkemizin izlediği strateji son derece doğru ve yerinde olmuştur. Çünkü devletimiz bu salgın sürecinin hem sosyal yönünü, hem ekonomik yönünü hem de sağlık hizmeti sunumu yönünü birlikte düşünmüştür. Bu nedenle alınan tedbirler, uygulanan tedavi yöntemleri gerçeklere ve ihtiyaçlara uygun olarak yapılmıştır. Olayın biyolojik savaş aracı olarak kullanılıp kullanılmadığını biz bilmiyoruz ama bir psikolojik savaş aracı olarak kullanıldığıyla ilgili endişelerimi daha önce dile getirmiştim. Nitekim bu da bugün çok net bir şekilde ortaya çıkmıştır. Olayı komple bir bütün olarak ele almak lazım. Sağlık yönüyle ele aldığımızda hem sınır kapılarının erken dönemde kapatılması hem üniversitelerin ve Milli Eğitime bağlı okulların erken dönemde tatil edilmiş olmaları çok önemli bir hamleydi. Bu açıdan, kararlar zamanında ve yerinde alınmıştır” dedi.

HABER MERKEZİ


 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum