‘Savaş uzun sürecek’

HÂLİD ŞEN GEZİ-İZLENİM -3-
 

İHH Giysi Bankası ziyaretimizin ardından Suriyeli Mültecilerin Yaşadığı Kah Kampı’nı ziyaret ediyoruz. Burada Konyalı yardımseverlerin destekleri ile hazırlanan İHH Konya Yardım kolilerini ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyoruz. Yardımlar bölgedeki dernekler ile koordineli olarak dağıtılıyor. İki Suriyeli bayan ellerinde bulunan listeden dağıtılan yardımları işaretliyor. Bu kampta da yaşanan zor şartları gözlemliyoruz. Savaştan kaçıp çamur deryası içerisinde kendilerine kalacak bir yer yapmış Suriyeliler. İHH Konya ekibi Suriyeli çocuklar için birkaç koli cezerye tatlısı getirmiş. Ufak bir hediye ile çocukların yüzündeki mutluluğu görmek paha biçilemez.

ELEKTRİK-KANALİZASYON YOK

Suriye tarafındaki son ziyaret noktamız Kemmune Kampı oldu. Burası görsel olarak biraz daha düzenli gibi görünse de hijyen olarak sıkıntılı bir durumda. Elektrik yok, kanalizasyon yok. Su ihtiyacı tankerler ile giderilmeye çalışılıyor. Burada İHH’nın bir gezici aşevi ve Uluslar arası Doktorlar Derneği’ne (AİD) ait bir sağlık kabini bulunuyor. Binlerce kişiye sıcak yemek ulaştırılırken Türkiye’de toplanan yardımlar ile alınan ilaçlar burada hastalananlar için şifaya vesile oluyor. Kampta kalanlar geldiğimizi görünce yanımıza yaklaşıp elimizi sıkıyor. Bir ara yalnız olarak kampa gezip fotoğraf çekerken 2-3 çay içen Suriyeli’nin bana doğru seslendiğini duydum. Bir kişi elinde çay dolu bardağı göstererek çaya davet etti. Aynı dili konuşamasak da anlaşabildik. AİD Görevlisi İbrahim Topal’dan yaptıkları çalışmalar ve kamp hakkında bilgi aldık. İbrahim Bey, kampta yaşanan hijyen sıkıntılarına değinerek “Bazen bir sinek ısırığından dolayı bile sıkıntılar yaşanabiliyor. Yeni doğan bebeklere bebek bakım seti veriyoruz. Ağır hastalıkları ise yakında bir hastaneye veya Babul Hava’ya gönderiyoruz. İlaç lazım oluyordu fakat bağışlar ile verilen ilaçlar genelde problem oluyor. Günü geçmiş, bozulmuş ilaçlar gönderiliyordu. Bunun üzerine sıfır ilaç almaya karar verdik. Kampa yeni bir sağlık binası yapılıyor” şeklinde konuştu.

İNSANLAR 5 YILDIR ÇADIRDA 

Kamp ziyaretlerimizin ardından hızlıca Babul Hava sınır kapısına doğru geçtik. Hatay tarafında birkaç ziyaretimiz daha vardı ve vaktimiz daralmıştı. Kontrol noktalarından geçtikten sonra Reyhanlı’daki koordinasyon merkezine ulaştık. Burada İHH Suriye Çalışmaları Koordinatörü Erhan Yemelek ile görüştük.

Erhan Bey, Suriye’de olup bitenlere detaylı bir şekilde hakim. Verimli bir görüşme oldu. Lojistik merkezde yüzde 95 olarak Suriye’ye yardım amaçlı çalıştıklarını ifade eden Yemelek, “Çünkü o bölgede ihtiyaç daha çık. Siz Türkiye’de bir kişinin soğuktan donarak öldüğü haberini duymazsınız ama Suriye’de insanlar soğuktan ölüyor. Bunun için oradayız. Eğitimden sağlığa, diplomasiye kadar 770 kişi ile çalışıyoruz” dedi. Günlük 2 milyon ekmek dağıttıklarını ifade eden Yemelek, şöyle konuştu: “Sınırdaki kamplarda revizyon yapma kararı aldık. Rahmet köyü gibi evler yapmayı planlıyoruz. İnsanlar 5 yıldır çadırdalar. Burası bir hayır deliği, bu delik kapanmıyor. Sınır hattında yarım milyondan fazla insan var. 25 kampı İHH olarak biz kurduk. Bu kampların toplam nüfusu 150 bin. 120 civarında kampa da destek veriyoruz. Sadece çadırları sayarsak 300 bin kişiye yardım götürüyoruz.”

UZUN SÜREÇLİ YATIRIMLAR YAPIYORUZ

Bazı çadır kampların çok büyüdüğünün altını çizen Yemelek, sözlerine şöyle devam etti: “Bir kamp 10 bini aşarsa kontrolü zor olur. Büyük kampları bölmeye çalışıyoruz. Savaş devam ederken çocuklar da büyüyor. Bunları eğitmezseniz boş bir nesil yetişiyor. Bunun için Azez bölgesinde Uluslar arası Şam Üniversitesi’ni kurduk ve eğitime başladık. 450 öğrencimiz var. Fakülte sayısını artırmaya çalışıyoruz. Orada Suriye’nin geleceğinde rol alacak insanlar yetişiyor. Dükkanlar açıyoruz. Bu dükkanlara eskiden meslek sahibi bir şeyleri yerleştirip, yanlarına da çıraklar bulup mesleği devam ettirmelerini ve yeni nesle de öğretmelerini sağlıyoruz. Bu savaş daha uzun sürecek. Savaş 15-20 yıl sürebilir. Diğer devletler gelip kozlarını burada paylaşıyor. Anı kurtaran değil, uzun süreçli yatırımlar yapıyoruz. Örneğin Rahmet Köyü’nde ev sahiplerini kendi sebzesini yetiştirebileceği, üretimi teşvik eden uygulamalarımız var. Ekmeğini üretebileceği fırınlar yapıyoruz. Yardıma ihtiyaç fok fazla fakat gelen az. Türkiye Suriye’nin nefes borusudur. Diğer tüm sınır devletleri sınırlarını Suriyeliler’e kapatırken sadece biz kapılarımızı açtık.”

5 YILDIZLI OTEL GİBİ

Daha sonra İHH ve Katar RAF’ın ortak çalışmasıyla yaptırılan dev yetim köyüne geçiyoruz. Burada Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile imzalanan protokol çerçevesinde savaş mağduru yetim çocukların rehabilitesi sağlanacak. Yaklaşık 100 dönüm arazi üzerinde temeli atılan merkez tamamlandığında 990 savaş mağduru yetim çocuğun barınma, eğitim, sağlık, gıda gibi her türlü ihtiyaçlarının ev ortamında karşılanması, psikolojik yönden desteklenmesi hedefleniyor. Her biri 350 metrekare olan 55 evin yanı sıra okul, cami, sağlık ocağı, oyun alanları, terapi merkezi, sanat atölyesi, ekim-dikim amaçlı tarlalar ve geniş bir yeşil alan inşası başlayan merkezde yer alıyor. Merkezin yapımında hiçbir masraftan kaçınılmamış, 5 yıldızlı otel konforunda.

SORUNLAR YERİNDE ÇÖZÜLMELİ

İHH Konya Şube Başkanı Hasan Hüseyin Uysal’dan da burada bir ziyaret değerlendirmesi aldık. Verimli bir ziyaret olduğunu söyleyen Uysal, “Suriye içlerinde iki okulu ziyaret ettik. Bu okulları biz finanse ediyoruz. Kampları ziyaret ettik, yapılan çalışmaları yerinde gördük. Yetim Yaşam Merkezimizde Suriye’nin yarını olacak nesilleri yetiştireceğiz. Dünyada tek örnek. Bir ay içerisinde hizmete açılacak” dedi. Yetim Yaşam Merkezi’nde her bir evde 18 çocuğun kalacağını söyleyen Uysal, şöyle konuştu: “Çocuklar burada eğitim alacak, sosyalleşecekler. Psikologlarımız, öğretmenlerimiz olacak. Onlar yetim gibi değil, yarına kuvvetli insanlar olarak yetişecek.  İnsanlar eğitimi yardımların en önemlisi olarak görmesi lazım. Biz ‘oku’ diye başlayan bir kitabın müminleriyiz. Biz müminlerin bu tür projelere destek vermesini istiyoruz. Hem savaşı Türkiye topraklarından uzak tutmak, hem de huzursuzlukları uzak tutmak için sorunu yerinde çözmemiz lazım. Eğitim, barınma ihtiyacı varsa bunun Suriye tarafında çözülmesi lazım. Yardım belaları def eder. Malımızın bereketini artırır. Müminleri başta eğitim olmak üzere diğer kalemlerde yardıma, hassas olmaya çağırıyorum.”

Yetim merkezi ziyaretinin ardından sınırda bir hatıra fotoğrafı çektirerek Konya’ya doğru yola çıkıyoruz. Bir gün içerisinde hızlandırılmış bir ziyaret olsa da Suriyelilerin yaşadığı zorlukları, yapılan yardım çalışmalarını yerinde görme fırsatımız oldu. Ziyaretleri organize eden İHH Konya Şube Başkanı Hasan Hüseyin Uysal ve çalışanlarına teşekkür ederim.

SON  

İHH Yetim Köyü