Sarı karpuz artık Gen Bankası'nda

Sarı karpuz artık Gen Bankası'nda

Konya ve Karaman'da yaygın olarak yetiştirilen sarı karpuz çeşidinin korunması ve muhafazası için Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü harekete geçti. Yetkililer söz konusu çeşidin tohumlarını çiftçilerden toplamaya başladı.

Toplanan bu tohumlar yurdun çeşitli bölgelerindeki bitki tohumlarını arşivleyip, koruyan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü bünyesinde hizmet veren Tarla Bitkileri Merkez Araştırma Enstitüsü'nün Ankara'daki Tohum Gen Bankasına gönderilecek. Üretimi azalan bu sarı karpuz çeşidinin kendine has bir iç rengi ve kokusu olup, uzun süre bozulmadan muhafaza edilebilme özelliğine sahip. Konuyla ilgili açıklama yapan Karaman Gıda Tarım ve Havyancılık Müdür Vekili Ahmet Haşim Keskin, "Hoş kokusu ve tadı ile dikkat çeken karpuzun yok olmaması için bu karpuzun üretimini yapan çiftçilerimizden tohum toplama çalışmaları sürmektedir. Geçmişte çok değerli olduğu için ekilen ancak günümüzde veriminin az olması sebebiyle terk edilen yerel tohumlar,  çiftçilerimizden ve konuya duyarlı vatandaşlarımızdan bu gen merkezinde toplanmaktadır. Gönderilen bu tohumlar, gönderen kişilerin ismiyle gen merkezinde koruma altına alınmaktadır. Bu çalışma, ülkemizin geleceği, gelecekte daha verimli ve yüksek kaliteli çeşitleri geliştirme adına büyük önem taşımaktadır. Yerel çeşitlerimizin korunması, bu çeşitlerin yetiştirilmesinin sürekliliği ile ilişkilidir. Oysa, bitki genetik kaynaklarımız içinde büyük öneme sahip yerel çeşitlerimiz, özellikle geleneksel olarak üretimi yapılanlar, azalma, yok olma ya da artık çiftçilerimiz tarafından tercih edilmeme tehlikesi ile karşı karşıyadır. Bunda en büyük etkenler yerel çeşitlerimizin modern çeşitlerle yer değiştirmesi, geleneksel olarak yetiştirilen bazı yerel çeşitlerimizin ekiminden vazgeçilerek başka ürünlere yönelme gereksinimi ve modern tarım sistemlerinin kullanılmasıdır" dedi.

GENETİK KAYNAKLARIN DEĞERİ ARTIYOR

"Değişen çevre koşullarına karşın hızla artmakta olan dünya nüfusunun beslenmesi sorunu, genetik kaynakların önem ve değerini daha da arttırıyor" diyen Keskin, "Bu bakımdan artan dünya nüfusunun gıda ihtiyacı günümüze dek bir ölçüde yüksek girdi kullanımı ve yüksek verimli çeşitler geliştirmek yoluyla karşılandı. Biyolojik çeşitlilik, başta gıda olmak üzere insanların temel ihtiyaçlarını karşılamasında vazgeçilmez bir yere ve öneme sahiptir. Bitkisel biyolojik çeşitlilik bakımından dünyanın en zengin ülkelerinden olan Türkiye, değişik olumsuz etkenler nedeniyle biyolojik çeşitlilik kaybıyla karşı karşıyadır. İnsanların beslenmesinde en önemli araç olan tarımsal üretimde amaç, bitkinin en yüksek verim potansiyeline ulaşabilmesi için gerekli girdileri sağlayarak en yüksek üretimin elde etmektedir. Bu bakımdan, tüm gelişmiş tekniklerin uygulanmasına hızla artan dünya nüfusunun gereksinimlerini karşılayacak, tarımsal üretim artışını sağlayacak yeni çeşitlerin geliştirilmesi zorunludur. Bu anlamda tarımsal üretimi arttırmak, yüksek düzeyde stabilize etmek için genetik kaynakların toplanması, saklanması ve kullanımı giderek artan önem kazanmış, gelecek için bitki genetik kaynaklarının korunması için çalışmalar yapılması bir zorunluluk haline gelmiştir" diye konuştu.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.