Ayşe Aslı Duruk

Ayşe Aslı Duruk

Şafak Kaç

Şafak Kaç

Her şey dayanılmaz bir noktaya gelip çattığı an, artık değişim zamanıdır. Değişim, ancak böyle zamanlarda ortaya çıkan bir kahraman gibidir zaten. Bir kurtarıcı gibidir.

Kapkara ve kanlı çatışmalarla geçen uzun bir gecenin ardından söken parlak ve göz alıcı bir şafak gibi tıpkı. Bir sabah vakti, kızıl savaş meydanındaki dağların ardından bembeyaz yılkısıyla beliren ve bu haliyle adeta özlenen bir zaferi müjdeleyen, gücün ve iyiliğin sembolü olan Gandalf’ı düşünün, eğer o filmi izlediyseniz. İşte değişimi de, bir yönüyle hep böyle bir kahramana benzetiyorum ben; kurtuluş ve zafer muştulayan. Göklerden uzanan yardım elinin yeryüzünde büründüğü kılık ve sebep, öyle ihtişamlı, kudretli ve nurlu bir görüntü arz ediyor, ağlamaktan bitap düşmüş ve feri uçup gitmiş gözlere.

Lakin o ‘her şeyin dayanılmaz bir noktaya gelip çattığı an’… Değişimden bir önce; hemen bir adım gerisinde yaşananlar… Şafak, ancak en karanlık vaktin peşi sıra söker ya hani. İşte o en karanlık ve dayanılmaz ana değinelim şimdi biraz. O ateşten karanlığa değip dokunmak, eli yakıp kavurur gerçi. Çok uzaktan bir bakış atmakla yetinmek en akıllıcası, bu yüzden. Hiçbir göz, o korkunç kaosu, tüyler ürperten hengameyi görmesin. Ama hayat işte! Oluyor, görülüyor, yaşanıyor... Yeter ki metanet hiç gitmesin, şevkat ve inayet yitmesin. “En kötüsü bu olsun inşallah” tadında cümleler kurulsun, şafağın sonunda sökmesini kutlamak için kurulan zengin ve bereketli sofraların başında. Yeter ki, en azından, işin içinden çıkabilecek kadar bir kuvvet kalsın yani hala, en derinlerde de olsa. Gerisi, “Allah Kerim!”…

Kırılan kemiklerin yeniden ama daha güçlü bir şekilde kaynaması gibi ocakta lezzetli bir aşın da kaynaması; yaşamla kopmuş olan hayati bağların, neşeyle, hayatın tam da kalbiyle kaynaşıp birleşmesi, sert ayazların ılık birer okşayışa dönüşmesi, azarlayan sözlerin tatlı iltifatlarla yer değiştirmesi, hep, değişimin o kahramana benzeyen kurtarıcı ve devrimci yapısından dolayı, vesselam.

İşte o kurtarıcının; ‘değişim’ isimli kahramanın sizi bulacağı gün, en azından, bari, çoktan isyana bulanmış bir asi ya da asiyeye dönüşmemiş olmak ümidiyle… Yüzümüzün akıyla o kargaşanın içinden çıkabildiğimiz zaman, hak etmiş olmanın verdiği iç huzuruyla, şafak sökmesi festivallerinin lezzetli sofralarına kurulabiliriz ancak, her halde.

Gecenin zorluğu ve zorlayıcılığına, sırf, sabaha doğru sökecek bir değişim aydınlığı için katlanmak, fazlasıyla değerdir diyorum, sözün özü.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ayşe Aslı Duruk Arşivi
SON YAZILAR