Ayşe Boztaş

Ayşe Boztaş

RUH-İ KÂİNAT

RUH-İ KÂİNAT

Uzun ve sıcak süren yaz aylarının kurtarıcısı olan rüzgar şu sıralar çorak toprakların bağrında biten buğdaylara rastlıyor sonra da buğdayların arasından sıyrılıp ekinlerini sudan çok alnının teriyle besleyen çiftçinin terden ıslak alnına çarpıyor.

**

Hafiften esen o rüzgar gökyüzünde demlenen güneşe düşman çiftçiye ise koca bir umut oluyor.Rüzgarın kendi bestesini yaptığı bu güzel yaz ayları kimileri için deniz kenarında serinleme zamanı iken kimileri içinde soğuk kış günlerinin umudu çünkü ambarlar yaz aylarında doluyor. Ekinlerin biçilip samanlıkların samanla değirmenlerin ise buğdayla dolma vakti çoktan geldi. Kâinatın ruhu gelen harman vaktini sararan başaklarla haber veriyor. Sonra başlıyor bir harman vakti. Ekinler biçiliyor, başak taneleri değirmenler de öğütülüyor. Un haline getiriliyor sonra o unlar fırınlarda soframıza gelen ekmeklere dönüşüyor yani anlayacağınız koca kâinatın kalbi sanki uçsuz bucaksız bir ovada bir buğday başağında atıyor .

**

Bu anlattığım ekmeğin soframıza gelene kadar geçirdiği serüveninin hızlandırılmış hali zira

tohumun toprağa düşüp hayat bulduğu sonra kara topraktan yeşil başını kuraklığa inat gösterip çiftçisinin yüzünü güldürdüğü kısımlardan satırlarıma sığmayacağı düşüncesiyle bahsetmiyorum bile. Daha bu boşluğa sığdırılmış pek çok şey var oysa bir başak ve bir ekmek değil.Buğdayı , rüzgarın , güneşin

ötesinde olan bir şey. Kâinatın konuştuğu bir dil var ancak henüz biz bu dili öğrenemedik onu

öğrendiğimizde insanoğluna tercüme edilmesi gereken asıl dilin kâinatın konuştuğu dil olduğunu anlayacağız .Umarım bunun için çok da geç kalmayız. Kâinat denince akla devasa büyüklükte ele avuca girmeyen bir boşluk geliyor. Ve o boşlukta yaşama şansı kazanmış pek çok varlığın vücut bulmuş hâli.

Kimisi insan yararına kimisinden ise insanın haberi bile yok. Öyle işte koca kâinat ve kulaklara fısıldayan ruhu … Hepsi bu.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ayşe Boztaş Arşivi
SON YAZILAR