Sadık Küçükhemek

Sadık Küçükhemek

Ramazan Ayı ve Oruç

Ramazan Ayı ve Oruç

Rahmet ayı Ramazan ayının arifesine girdik. Rahmet ufku kapladı. Müslümanlar hazırlık içerisindedir. Büyük bir şevk ve arzu ile bu ayı karşılamağa başladılar. Halk ihtiyaçlarını karşılamak için çarşı ve pazarda alış veriş yapmaktadır. İşte bu ay böyle bereketli ve mübarek bir aydır. İnsana yaratılış gayesini hatırlatır, Müslüman’ın imanını kuvvetlendirir, çarşı ve pazara bir canlılık katar.

Hâsılı bu mübarek ay, insanlığın dirilmesine vesile olmakta, Müslümanların canlanmasına katkıda bulunmakta, ekonomiye canlılık katmakta ve fakir ve fukaranın gözetilmesine ve korunmasına sebep olmaktadır.

Kur’an-ı Kerimde şöyle buyrulur: “Ey iman edenler! Oruç sizden önce gelip geçmiş ümmetlere farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki korunursunuz” (1).

Rabbimiz iman edenlere sesleniyor, diyor ki: Oruç konusunda bir gevşeklik hissetmeyin. Oruç sizden önce gelip geçmiş ümmetlere farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki itaatten, kulluktan çıkaracak bütün fikirlerden ve davranışlardan korunursunuz.

İşte bu ilahi kanun bunun için farz kılınmıştır. Kullukta daim kalmak ve iblisleşmemektir. İblis kendini beğendiği için Hz. Âdem’e secde etmemiştir. İblisleşenin alnı secdeye değmez; alnı ile secde arasında bir karış olur. Oruç tutamaz, çeşitli bahaneler ileri sürer.

Oruç, kul olma özelliklerini silecek bütün fikirlere ve davranışlara karşı bir kalkandır. Resul-i Ekrem şöyle buyurur: “Oruç bir kalkandır” (2).

Sahih-i Müslim’de (Kitabü’s- Siyam) bu hadisin devamında şöyle buyrulur: “Biriniz bir gün oruçlu olarak sabahlarsa kötü söz söylemsin ve cahillik etmesin. Şayet biri kendisine söver yahut döverse:

-    Ben oruçluyum, ben oruçluyum, deyiversin.”

“Sayılı günlerde olmak üzere (oruç size farz kılındı). Sizden her kim hasta yahut yolcu olursa diğer günlerde kaza eder. Oruç tutmağa güçleri yetmeyenlere bir fakir doyumu kadar fidye gerekir. Bununla beraber kim gönüllü hayır yaparsa, bu kendisi için daha hayırlıdır. Eğer bilirseniz oruç tutmanız sizin için daha hayırlıdır” (3).

Yaratan, yarattığı varlığın psikolojisini bilir. Gözünün yılmaması için, “oruç, sayılı günlerdir,” diyerek kuluna cesaret veriyor, sabır tavsiye ediyor, iman ateşini yakıyor. Hasta yahut yolcu olanlar, tutamadığı oruçları Ramazan ayı dışında tutar. Sürekli hastalık, ihtiyarlık veya zayıflıktan dolayı oruç tutmağa güçleri yetmeyenler fidye vermeleri gerekir. Bir fidye, bir fıtır sadakasıdır. Fidye miktarını artıran daha kazançlı çıkar; kat kat mükâfatını alır. Oruçtaki ecir ve fazileti bilip, fidye vermeyip oruç tutmak daha hayırlıdır.

Bu mübarek ayı değerlendirelim; çünkü bu ayda hak ile batılı birbirinden ayıran Kur’an indirilmiştir. (4).  Bu bir nimettir. Bunun şükrünü birlikte eda edelim.

 Oruç tutmayan kardeşlerimize iyi yaklaşıp, bu ayın faziletini anlatalım.

 

Kaynaklar

 

1.       Bakara.183

2.       Yedi İmamın İttifak Ettiği Hadisler, oruç Bölümü, İbrahim El- Hazimî

3.       Bakara.184

4.       Bkz. Bakara.185

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sadık Küçükhemek Arşivi
SON YAZILAR