Mutsuz çoğunluk var

Mutsuz çoğunluk var

Gelir dağılımındaki adaletsizlik her geçen gün artıyor. İstatistiklere göre Türkiye’de en zengin yüzde 20′lik kesimin toplam gelirden aldığı pay ile en yoksul yüzde 20′lik kesimin aldığı pay arasındaki fark tam 7 kat. Türkiye'de mutlu bir azınlık, mutsuz

Türkiye, uluslararası rakamlara göre de gelir eşitsizliğinin yüksek olduğu ülkeler arasında yer alıyor. Türkiye’de, resmi makamların açıklamalarına göre kişi başı milli gelir 10 bin doların üzerinde. Ama vatandaşlar 'açıklanan ile gerçek arasında fark var' diyor. 77 milyonluk Türkiye’de, nüfusun binde 1’inden azını oluşturan “kaymak tabaka”, toplam mevduatın yarıya yakınına sahip oldu. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, Türkiye’de toplam banka hesap sayısı 56 milyon 654 bin ve bu hesaplardaki toplam meblağ da 922 milyar 579 milyon lirayı buldu. Hesabında 1 milyon lira ve üzeri parası olan 70 bin 714 mudi bulunuyor. Bu mudilerin banka hesaplarındaki meblağ ise yaklaşık 456 milyar liraya denk geliyor. 2013 Aralık ayında 66 bin 846 milyoner varken, bu rakam Haziran sonu itibariyle 70 bin 714’e çıktı. Türkiye nüfusunun binde birinden azını teşkil edip, bankalardaki toplam mevduatın neredeyse yarısına sahip olan “kaymak tabaka”ya böylelikle 3 bin 868 kişi daha eklendi. 77 milyonluk Türkiye’de, nüfusun binde 1’inden azını oluşturan “kaymak tabaka”, toplam mevduatın ise yarıya yakınına sahip oldu. Gelir dağılımındaki makas aralığı daha da arttı.

5.6 MİLYON KİŞİ ASGARİ ÜCRETLİ

Resmi rakamlara göre ülkemizde 2.5 milyon kişinin işsiz ve 5.6 milyon kişi asgari ücrete talim ediyor. Türkiye, milli gelirdeki büyüme ve milyoner sayısını arttırmakla övünürken, bu “övünç kaynakları” 77 milyona zenginlik olarak yansımıyor. Milyonlar “küsurat zamlarla” oyalanırken, paradan para kazananlar ve rantiye sınıfı zenginliklerine zenginlik katıyor. Boston Consulting Group’un yakın zamanda açıkladığı Küresel Varlık Raporuna göre Türkiye, dünya üzerindeki 288 'ultra zengin'iyle dünyada 12’nci sırada yer alıyor. Çalışan ve üreten milyonlar, birkaç yüz 'ultra zengin'e çalışmış oluyor.

ADALETSİZLİK SON BULMALI

Türk-İş Konya İl Temsilcisi Necati Kökat, Türkiye'de mutlu bir azınlığın ve mutsuz bir çoğunluğun olduğunu belirterek, "Gelir dağılımı, bir ülkede elde edilen toplam gelirin çeşitli grup veya bireyler arasında ekonominin işleyiş düzenine bağlı olarak bölüşülmesini ifade eder. Bölüşüm şu veya bu ölçüde âdil veya gayriadil, yani adaletsiz olabilir. Eğer belli bir dönem içinde yaratılan gelirin büyük bir kısmı az sayıdaki bireyin payına düşmüşse, gelir 'adaletsiz' olarak bölüşülmüş demektir. Böyle bir dağılım; küresel ölçekte gelişmiş ülkelerle sanayileşmeleri engellenmiş ülkeler arasında, ise zengin sınıfla yoksul halk tabakaları arasında karşımıza çıkar. Türkiye’de gelir dağılımı öteden beri adaletsizdir, ekonominin hemen hiç değişmeyen yapısal bir özelliğidir bu. Yıllardır gelir dağılımında küçük dalgalanmalar dışında esaslı bir değişme yoktur, iyileşme yoktur. Yıllar önce de gelir dağılımındaki adaletsizlikten şikâyetçiydik, bugün de. Çalışan kesim asgari ücretle geçinmeye çalışıyor, emeklilerin durumu da belli. Vatandaş evime, çocuklarıma nasıl et alabilirim diye düşünüyor. Yapılan zamlar çok düşük kalıyor" dedi.

ÇALIŞANIN GELİRİ ARTMADI

Çalışan ve emeklilerin gelirlerinin artmadığına dikkat çeken Kökat, "Emeklilerin durumu asgari ücretlilerden de kötü. Zam yapılırken çok düşük oranlarda yapılıyor fakat üst tabaka gelirine gelir kattığı için aradaki fark daha da açılıyor. Hükümet uçurumu kapatacağını söylemişti fakat söyledikleri gibi olmadı. Hükümet içinde bile söylemler uyuşmuyor. Merkez Bankası faizleri artırmaya çalışıyor, Başbakan 'düşürün' diyor, bakan bir farklı konuşuyor. İşsizlik yüzde 18-20 arasında değişiyor fakat bunun yüzde 8'e düştüğü söyleniyor. Bunun gerçeği yansıtmadığını düşünüyorum" diye konuştu. Verginin büyük kısmını çalışanların ödediğini belirten Kökat, açıklamasına şöyle devam etti: "Vergi dilimlerinde adaletsizlik var. Bu adaletsizliğin de bir an önce düzeltilmesi lazım. Asgari ücretlinin üzerindeki yükün hafifletilmesi için en azından asgari ücretden vergi alınmaması lazım. Tabandaki vatandaşın gelirlerinin bir an önce artırılması lazım. Asgari ücretliler sefalet içerisinde. İnsana yakışır bir ücret almıyorlar. Sıkıntı gittikçe artıyor. Buna derhal bir çözüm bulunmalıdır."

HÂLİD ŞEN merhabahaber.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.