Mozaik sanatı yaşatılıyor

Mozaik denince akla Roma İmparatorluğu zamanında yapılan eserler gelir. Mozaik Roma döneminde daha çok şehir kaldırımlarında, meydanlarda, ev avlularında kullanılıyordu. Eski zamanlardan bu güne kadar gelmeyi başaran mozaik sanatı ne yazık ki yok olma derecesinde. Kulesite geleneksel El Sanatları Fuarı'na katılan mozaik sanatçısı Mehmet Bostan bu mesleğin yeni nesil insanlar tarafından bilinmediğini dolayısı ile mesleğin devamlılığının da sıkıntıda olduğunu ifade etti. 30 yıldır bu meslekten ekmek parasını çıkaran Bostan mozaik sanatıyla tanışma serüvenini şöyle anlattı: "30 yıl önce bu işi yapan sayılı insanlar vardı. Bu insanlar işinin eri ustalardı. İlginçtir ki bu ustalar meslekleri hakkında bilgi paylaşmıyorlar ve çırak almıyorlardı. Onların böyle davranmaları benim bu işe daha çok meraklanmama sebep oldu. Daha sonra bir tanıdığım vesilesiyle bu ustalardan birisiyle tanıştım ve zar zor kabul ettirdim kendimi. Ustam bana yeteneksiz olduğumu ve bu işi derhal bırakmam gerektiğini söyledi. Bu söylemler beni daha çok hırslandırdı ve bu sanatın üstüne daha çok düşmemi sağladı. Sanat eziyetli bir yoldur. Hangi dalı olursa olsun sanat emek, sabır ve dirayet ister. İşi yıllar geçtikçe daha iyi öğrendim. 30 yıl geçmiş dile kolay ama 30 yıl geçse bile hala her gün yeni bir şey öğreniyorum. Bunun sonu elbette ki yok. Herşeyi öğrendiğimi düşündüğüm vakit heyecanımı kaybetmiş olurum."

MOZAİK SANATI GENÇLERE ÖĞRETİLMELİ

Mehmet Bostan gençlerin bu işe meraklı olduğunu ve kendisine kurs vermeleri için çok kişinin talepte bulunduğunu belirtti. Sürekli fuarlara gittiği için kurs vermeye de vakit bulamadığını ifade eden Bostan, mozaik sanatının eğitiminin olmamasından yakındı. Bu işin devamlılığının sürmesi için gençlere eğitim verilmesi ve ileri kuşaklara aktarılmasında önem teşkil ettiğini vurgulayan Bostan,"Üniversitelerin sanat fakültelerinde mozaik sanatı üzerine bir eğitim verilmiyor. Sergileri ve fuarları ziyaret eden gençler mozaik sanatı hakkında bilgi alıyorlar. Bu işi hobi olarak yapmak isteyenlerin yanı sıra meslek olarak yapmayı düşünen gençlerle bile karşılaşıyorum. Türkiye'de yok olmaya yüz tutan mesleklere destek her yıl artıyor. Bu mesleklerin kaybolmamasına yönelik çalışmalar da ciddiyetle yapılmaya çalışılıyor. Ancak temel nokta bu mesleklerin devamını sağlamak. El becerisi olan gençler sempati duyduğu sanat dallarına yönlendirilmeli. Gençlerin sevdiği işi yaparak bir ömür geçirmeleri taraftarı birisi olarak bu noktada yetkililerin gençlere eğitim verme noktasında gerekli çalışmaları yapmalarını rica ediyorum. Bu meslek gençlere öğretildiği takdirde yok olmaz."

HATAY'IN YILAN TAŞINI DA TANITIYOR

Her yıl Kulesite sanat sergisine katıldığını ve yıl içerisinde bir çok şehirlerde düzenlenen fuarlara da katılıp sadece Hatay'da çıkarılan yılan taşı işlemelerini de tanıtan Bostan gittiği her yerde bu taşı tanıttığını ve taştan yaptığı işlemelerin büyük beğeni topladığını söyledi. Yılan taşı işlemelerinin estetiğinin yanı sıra faydalarının saymakla bitmeyeceğini belirten Bostan yılan taşının faydalarından da şöyle bahsetti: " Bu taş özellikle mide rahatsızlıklarına iyi gelen etkilere sahiptir. Mideyi rahatlatır ve çalışmasına yardımcı olacak etkiler yapar. Tarihte büyü ve hastalıkların giderilmesi için kullanılmış doğal bir taştır. Arı sokması, akrep sokması gibi durumlarda zehrin temizlenmesinde kullanılır. Kişinin iç huzurunu bulmasına ve sakinleşmesine yardımcı olur. Duyguların değişkenliğine engel olur. Kişinin uzlaşma yeteneğini geliştirir. Böbrek hastalıklarında, kas kramplarının ve ağrılarının giderilmesinde kullanılır. Kadınların regl dönemi ağrılarını hafifletir. Kişiyi paranoyadan kurtarır, gerginlikten orgazm olamayan kadınlara yardımcı olur. Bazı kişiler iş yaşamında başarılı olmaya yardımcı olduğunu da belirtirler. Kişinin kin, nefret gibi duygulardan arınmasını sağlar. Vücuttaki enfeksiyonların temizlenmesine yardımcı olur." Bostan ayrıca bu taşın etkilerinden faydalanmak için, vücuda temas etmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.

HASAN ÖZÜTEMİZ