Metin Feyzioğlu'ndan Gündeme İlişkin Açıklamalar

Metin Feyzioğlu'ndan Gündeme İlişkin Açıklamalar

Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, Çorum Barosu'nun yeni hizmet binasının açılış törenine katıldı. Burada gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Feyzioğlu, torba yasaların yasa yapma tekniğine aykırı olduğunu söyledi....

Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, Çorum Barosu'nun yeni hizmet binasının açılış törenine katıldı. Burada gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Feyzioğlu, torba yasaların yasa yapma tekniğine aykırı olduğunu söyledi.

    Memurların bir yerden görevlerinden alınması başka bir yere nakledilmeleri durumunda açılan davalarda dava kazanılsa bile eski yerine atanmayacağına dair bir hüküm çıktığını belirten Feyzioğlu, ''Bu idari yargının ve yargının varlığını inkar etmek. İnsanlar niye yargıya giderler. Bir haksızlık olduğunu düşündükleri için ve haksızlık telafi edilsin diye. Yargı size haksızlığa uğradın diyor e peki bu bize yetmiyor ki. Yani siz bir haksızlığa uğrasanız yargıya gitseniz ve evet doğru söylüyorsun haksızlık olmuş dese bu yeter mi? Zaten siz haksızlık yapıldığını düşünüyorsunuz ve biliyorsunuz. Bir de bunu yargıya teyit ettirmenin anlamı şu, tamam yargı haksızlık yapıldı diyorsa idarenin de gereğini yapması lazım. Bir kanun çıkıyor, idare sadece haksızlığı tespit eder ama gereği yapılmaz peki ne işe yarayacak o idare mahkemesi. Bu zihniyetle idare mahkemelerini kapatsınlar, herkes rahatlasın, sen sağ ben selamet. Elbette bu anayasaya aykırıdır tahmin ediyorum ki anayasa mahkemesince iptal edilecektir ve öncelikle tabi yürürlüğünün durdurulması zorunludur.'' dedi.

    IŞİD'in elinde bulunan 49 Türk vatandaşın serbest bırakmasına ilişkin soruya da yanıt veren Feyzioğlu, ''Bir kere vahim bir olay bu. Niçin vahim bir olay. Uluslararası hukuk açısından bakayım. Şu anda çok ciddi gazetelerde, çok ciddi uluslararası veya yabancı basın yayın organlarında ve kamuoyuna yansıyan raporlarda Türkiye'nin IŞİD adlı o en vahşi, en kanlı terör örgütüne çeşitli müsamahalar da bulunduğu ve sınırlarımızı yeteri kadar en azından yakın zamana kadar kontrol etmediği ifade ediliyor. Bunlar uluslararası hukukta Türkiye'yi çok ama çok ciddi sıkıntıya sokacak açıklamalar. Umarım aslı astarı yoktur. Ama bunlara efelenerek sen kim oluyorsun diyerek olmaz, gerçekten eğer IŞİD'i desteklemek veya müsamaha etmek şeklinde, göz yummak şeklinde pasif bir destek varsa bu bizim başımızı uluslararası hukukta çok ciddi sıkıntıya sokar. Ama sadece uluslararası hukukta sıkıntıya sokmakla kalmaz. Ortadoğu'da bugün devletler yıkılıyor ve devletlerin yıkılmasını takiple insanlar korunma ihtiyaçlarını, yaşamlarını koruma, hayatlarını devam ettirme ihtiyaçlarını belki 500 sene bin sene önceki bağları ile yerine getirmeye çalışıyorlar ve mezhepçilik hortluyor. Etnik, ırkçı milliyetçilik hortluyor. Devletler yıkılınca o devletin sağladığı insanları koruma görevini insanlar belli bağlarını yerine getirerek yerine getiriyorlar.'' dedi.

    ''Biz IŞİD'in bu şekilde güçlenmesinden kimler sorumludur merak ediyoruz. Ama aynı zamanda merak ettiğimiz bir husus var eğer Neçirvan Barzani'nin kamuoyuna beyanatı doğruysa sorumluların ortaya çıkması lazım.'' diyen Feyzioğlu, ''Neçirvan Barzani 'Musul'u almak üzere biz şehri tahliye ediyoruz sizi de kaçıralım kurtaralım' dedi. Şimdi bu beyan eğer doğruysa konsolosluğumuzun tahliye edilmemesinin sorumlusu konsolos olamaz, Dışişleri Bakanlığı'dır. Çünkü bir konsolosluğun tahliye edilmemesine sadece ve sadece Dışişleri Bakanlığı karar verir. Anlaşılan Dışişleri Bakanlığı aldığı istihbaratın gereğini o zaman yerine getirmemiştir ve 49 yurttaşımız bu şekilde rehin alınmıştır. Türkiye Cumhuriyeti ciddi bir devlettir. O yüzden ben danışıklı dövüşleri veya bunlar rehin değildi diye mesnetsiz gördüğüm komplo teorilerini dikkate almıyorum. Sorduğum soru çok açık bir soru. Neçirvan Barzani biz konsolosluğu tahliye edelim, IŞİD, Musul'u almak üzere dediğinde niçin bu konsolosluk tahliye edilmemiştir. Bu çok büyük bir başarısızlıktır, çok büyük bir basiretsizlik, çok önemli bir hukuksuzluktur ve üstü örtbas edemeyecek bir görevi ihmaldir yani sorumluluk gerektirir. Dolayısıyla bu sorumluluğun sahipleri, yani bu olayın ihmalle buraya gelmesinin müsebbipleri, bugün çıkıp rehinelerimiz kurtarıldı diye bir gurur tablosundan söz edemezler. Rehinelerimizin kurtarılmasından elbette son derece mutluyuz, elbette şükürler olsun. Ama Türkiye Cumhuriyeti gibi Ortadoğu'da benden habersiz kuş bile uçmaz diyen bir geçmişten, bugün konsolosluğumuzun işgal edileceğinin haberini alamayan, alsa bile gereğini yapamayan bir duruma düşmek bir gurur tablosu değildir maalesef.'' CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.