Marş gösteriye alet edilemez

İstiklâl Marşı Derneği Konya Şube Başkanı Av. Mustafa Deveci, "Marş, bugün bazı kesimler tarafından gösteri malzemesi olmaktan öteye geçemiyor" dedi

Türk milletinin kırılan cesaretini tekrar kazandırmak için yazılan ve 12 Mart 1921 tarihinde kabul edilen İstiklal marşı, aradan yıllar geçmesine rağmen rehber olmaya ve tazeliğini korumaya devam ediyor. Ülkenin her noktası işgal altında olan, ordunun ve halkın moral ve motivasyona ihtiyacının tavan yaptığı dönemlerde kaleme alınan marş, her resmi törende gururla okunuyor. Mehmet Akif Ersoy'un "Allah, bir daha bu millete İstiklal Marşı yazdırmasın" dediği marşın anlaşılması ve hayata uygulanma derecesi de üzüntüye neden oluyor. İstiklâl Marşı Derneği Konya Şube Başkanı Av. Mustafa Deveci, marşın yeterince anlaşılamadığını söylüyor.

MİLLİ ŞUURDAN UZAKLAŞTIK

Deveci,İstiklal Marşı'nın kabulünün 97. yıldönümü münasebetiyle Merhaba Gazetesi'ne açıklamalarda bulundu. Deveci, üzülerek İstiklal Marşı'nın gaz almak için kullanılan bir metin haline getirildiğini ifade etti. Başkan Deveci, İstiklal Marşı'nda Türk toplumuna vaad edilen gelecek ile bugünkü yaşananların arasında bir benzerlik olmadığını da dile getirdi. Batının üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmede itinalı davrandığını belirten Deveci, "Kendi kendimize bu hale geldik. Milli şuurdan bir şekilde uzaklaştık. İstiklal Marşı'nı anlayacak ve hayatımıza uyarlayacak bilinçten çok uzağız" dedi.

MARŞ GÖSTERİ MALZEMESİ OLDU

İstiklal Marşı'nın bugün bazı kesimler tarafından gösteri malzemesi olmaktan öteye geçemediğini aktaran Deveci, "İstiklal Marşı, hikaye olsun diye yazılmadı" dedi. Marşın, kurtuluş harbinin en zor günlerinde kaleme alındığını kaydeden Başkan Deveci, daha sonra şunları kaydetti: "İstiklal Marşı, bizlere birşey anlatıyor. Biz, marşın istikametinde yürümedik. Açıkçası marşa ihanet ettik. 'Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın' diyor İstiklal Marşı bize. Ama görüyoruz ki, hayasızlık ülkemizde diz boyu. Yapılan ahlaksızlıkların hiçbiri de tepki görmüyor. Hayasızlık aleyhine konuşmak şuan neredeyse yasak. Biz, marşımıza böyle mi sahip çıkacağız. İstiklal Marşı, kurulacak yeni devletin neye yarayacağına ve neye dikkat etmesi gerektiğine değiniyordu. Her bir satırı bir mesaj veren İstiklal Marşı'nın değeri bilinmiyor."

DONDURULMUŞ METNİN ÖTESİNDEDİR

"İstiklal Marşı okunduğu zaman utanç duymalıyız" diyen Deveci, "Atalarımız bize emanet bıraktı. Nasihatlar verdi. Oysa biz, bütün duygularımızı kaybettik. Yaşam telaşına düştük. Sadakat kelimesi gündemimizden düştü. Tamamen ödememiz gereken taksitlerimize yöneldik. Yeni yeni eşya almanın derdindeyiz. Yine söylüyorum, milli şuurdan hızla uzaklaşıyoruz. İstiklal Marşı'nı referans alabilecek ve ona muhatap olabilecek durumdan da uzaklaştık. Gaz almak için kullanılan bir metin olarak görülüyor, marş. Türkiye Cumhuriyeti’nin ne anlama geldiğini bilmek için İstiklal Harbi’ne bakmalıyız. İstiklal Harbi’nde kimlerin ne için savaş verdiği sorusuna cevap bulmak için de İstiklal Marşı’nın anlaşılması gerekir. İstiklal Marşı’nın sadece kaleme alındığı günlere inhisar ettirilmesine ve tarihin tozlu raflarına konulmuş, kötü bir besteyle dondurulmuş bir metin halinde bulunmasına dernek olarak itirazımız var.

EMRE ÖZGÜL merhabahaber.com