Koro'nun Konya'da yeri yok!

Konya Sanayi Odası (KSO) tarafından bugün akşam yapılacak Mevlana Kültür Merkezi'nde yapılacak "Antakya Medeniyetler Korosu" etkinliği, Saadet Partisi tarafından sert bir şekilde eleştirildi. İsmail Bacak, "KSO'nun bu etkinliğine vakıf, dernek ve cemaatlerin sessiz kalmasına anlam veremiyoruz" dedi

Antakya Medeniyetler Korosu Müslüman, Hristiyan ve Yahudi olan kişilerden oluşuyor. Koro mensupları imamlar, rahipler, rahibeler, kuyumcular, öğretmenler, emekliler, öğrenciler gibi farklı meslek gruplarından oluşuyor. Koro konserinde İslam ve tahrif edilmiş dinlere ait ilahiler ve ezgileri seslendiriyor. Saadet Partisi İl Sosyal İşler Başkanı İsmail Bacak yaptığı açıklamada 'Dinler Arası Diyalog' ve 'Medeniyetler İttifakı' projelerinin Vatikan ve Tel Aviv'den beslenen ortak iki akım olduğunun altını çizerek, "Böyle bir etkinliğin yapılmasına anlam veremiyoruz. KSO yetkilileri bu yanlıştan dönmelidir. Konya'mızın vakıfları, Sivil Toplum Kuruluşları ve cemaat liderleri bu etkinliğe gerekli tepkiyi göstermelidirler" dedi.

HRİSTİYANLAŞTIRMA PROJESİ

Bacak, partisinin il başkanlığında yaptığı açıklamada Dinler Arası Diyalog'un yeni adıyla Medeniyetler İttifakı olduğunu ifade ederek, "Dinlerarası Diyalog, Papalığın 2.Vatikan Konsili’nde kabul edilen, ve 28 Ekim 1965’te Papa VI. Paul’un onayıyla ilan edilen, Papalığın 3’üncü bin yıl hedefi olarak açıkladığı Asya’nın Hıristiyanlaşması projesinin bir yöntemidir. Papalığın 'Çağdaş Hıristiyanlaştırma ve Misyonerlik Usulü'dür. Dinler Arası Diyalog’un altındaki asıl gerçeği Papa 2. Jean Paul, açık ve net olarak ortaya koymaktadır. Paul, 'Birinci bin yılda Avrupa Hıristiyanlaştırıldı, ikinci bin yılda da Amerika ve Afrika Hıristiyanlaştırıldı. Üçüncü bin yılda ise Asya’yı Hıristiyanlaştıralım' demiştir" şeklinde konuştu. Yaşanan pek çok olaylara ve delillere rağmen Dinlerarası Diyalog - Medeniyetler İttifakı'nın Türkiye’de, insanlara 'Hoşgörü, kardeşlik, birlik, beraberlik, karşılıklı uyum halinde iletişim' gibi anlam ve ifadelerle lanse edildiğini söyleyen Bacak, konuşmasına şöyle devam etti: "Daha da ileri gidilerek haçlı seferlerinin, medeniyetler arasında bilim, sanat ve ticari hayatı geliştirdiği iddia edilmiş olup, aslen batılı üstün tutmuş kuvvet eksenli batılıların yukarıda bahsettiğimiz kendi belgeleriyle de açıkça sunulan ifadeleri ve hedefleri gizlenmiştir. Dinler Arası Diyalog eriyip kaybolmaya başlamışken bu sefer yeni bir isimle yeni bir akım başlatılmıştır."

MÜSLÜMANLIK AYAKLAR ALTINDA

Medeniyetler İttifakı projesinde İspanya ve Türkiye’nin eş başkan düzeyinde çalışma yürüttüğünün altını çizen Bacak, şöyle konuştu: "Eğer ki halâ diyalog ve ittifaktan medet umanlar varsa, onlara İttifakın başını çektiği ülke olan İspanya’nın medeniyetler ittifakı için yaptırdığı heykelden bahsetmeyi faydalı görüyoruz. Resimde gördüğünüz heykelin, en alttaki secde eden bir Müslümandır ve secde mahallîne dikkatlice bakacak olursanız önünde tahrif edilmiş İncil durmaktadır. Secdedeki Müslüman’ın sırtına çıkmış diz çökerek dua eden bir papaz ve papazın da omzunda dimdik vaziyette ibadetini yapan hahamdan oluşuyor. Bu heykel, başka kelimelere ihtiyaç duymadan dinler arası diyalog ve Medeniyetler İttifakı projelerinin ulaşmak istediği amacı gözler önüne seriyor.

CEMAAT VE DERNEKLER SESSİZ

Etkenliğe sessiz kalınmasına tepki gösteren Bacak konuşmasını şöyle sonlandırdı: "Müslüman coğrafyalar bir bir yeryüzüne medeniyet getirme iddiasında bulunan batının ve Siyonizm’in çizmeleri altında ezilirken, Müslüman kadınların ırzlarına geçilirken, Müslüman çocuklar kurbanlık hayvanlar gibi boğazlanırken ve anne-babalarının gözü önünde diri diri yakılırken, Irak’ta, Suriye’de, Libya’da kaos oluşturulmuş ve Müslümanlar birbirlerine öldürtülürken, Filistin'de Siyonist mezalim devam ederken, Afganistan işgal edilmişken, Arakan’da, Doğu Türkistan’da Müslümanlar akıl almaz eza ve cefalara maruz bırakılarak soykırıma tabi tutulmuşken ve de ülkemiz bir savaşın eşiğine getirilmişken, Konya Sanayi Odamızın böyle bir etkinliğe ev sahipliği yapmasına ve yapılacak bu tahribat hareketine Konya’daki sivil toplum kuruluşlarının, kanaat önderlerinin, cemaat liderlerinin, vakıf ve derneklerin sessiz kalmalarına biz Milli Görüşün tek temsilcisi olan Saadet Partisi olarak bir anlam verememekteyiz."

HÂLİD ŞEN merhabahaber.com