Geride bıraktığımız 6 hafta da şunu gördüm...

Uğur Tütünekerli Konyaspor'un bir oyun şablonu yok...

Hem oyun, hem de kadro yapısında sorunlar var...

Uğur Hoca hala bir arayış içerisinde...

Konyaspor, hazırlık ve kupa maçlarını saymıyorum, 6 lig maçı oynadı, Hocanın kendisi de dahil kimseye net bir fikir vermedi...

Hedefi bu lige tutunmak olan Konyaspor'da bir yetersizlik olduğu gerçek...

6 maç 6 puan...

Maç başına 1 puan kazanmışsın...

Ama 4 maçta 12 puan kaybetmişsin...

Yani, yanisi şu; bu fotoğraf seni bir alt kümenin adayı olmazsa bile adaylarından birisi yapar...

Her kayıptan sonra Uğur Hoca'nın beyanatlarına baktığımız zaman, hep aynı şeyler...

Geleceğe dair umutlu sözler...

Biz bu filmi daha önce görmüştük...

Ziya Doğan döneminde...

Her yenilgiden sonra aynı şeyleri söylerdi...

“Uçacağız, kaçacağız” diye...

Sonrası mı?

Konyaspor bir alt lige, hem de trilyonlarca borçla gitti...

Dolasıyla Uğur Hoca'nın maçlardan sonra kurduğu cümlelerin çok alıcısı olacağını sanmıyorum...

xxx

Maçla ilgili düşüncelerim açık ve net...

Trabzonspor maçının ilk 45 dakikası “yalancı bahar” gibiydi...

Fenerbahçe maçının ikinci 45'i gibi...

Yukarıda da söyledim ya, Konyaspor'un bir oyun şablonu yok...

İyi oynama sürekliliği de...

Trabzonda'da da evsahibi takım kötü olunca, biz iyi göründük ilk 45'de...

İlk yarıda 2-3 pozisyon vermiş Trabzon, sen topu içeriye atma becerisini gösterememişsin...

Söylenildiği gibi, Konyaspor çok iyi oynamadı...

Kötü oynayan, savunmasında hata yapan Trabzon takımı karşısında, özellikle de ilk yarıda soyunma odasına skor üstünlüğü ile gidemiyorsan, bu işte bir sakatlık var...

xxx

Kaleci İtandje...

Cehpeden gelen toplarda işini iyi yapıyor...

Yandan gelen yüksek toplarda Konyaspor kalecisiz...

6 maçta yediğimiz gollere bakıldığı zaman, İtandje'nin bu zaafı ortada...

Mustafa Yumlu'nun attığı golde, kalesini çok değil, bir adım öne doğru terketse topa sahip olacak...

Cepheden gelen toplarda güven veren Kamerunlu kaleci, yüksek toplarda fıs...

Yan toplarda sadece İtandje mi kusurlu?

Tabi ki değil...

Savunma oyuncuları da en az Kamerunlu kadar kusurlu...

Ama, herşeye rağmen, yan ve yüksek toplarda faturayı kaleciye keserim...

Cezasahasında sana bir dokunmazlık var ise sen de bunu iyi kullan be kardeşim...

Yediğin gollere bakarsan ne demek istediğimi anlarsın...

xxx

Daha önce yazmıştım...

Yönetimin güçlenmesiyle ilgili...

Tekrar etmeyeceğim...

Ama şu bir gerçek ki, yönetim de bir krizdir gidiyor...

İcra makamındaki Hasan Dağlı ile Zeki Çimen'in istifaları fazlasıyla dikkat çekiciydi...

Başkan Ahmet Şan, her ne kadar istifaları kabul etmese de, yani hukuken bitmese de şeklen bitmişti bu birliktelik...

Bu sayıları çoğaltabiliriz...

Şunu söylemeye çalışıyorum; Konyaspor'da hem teknik direktör, hem sportif, hem de yönetim krizi her geçen gün büyüyor...

Konyaspor'da yönetim kurulu toplantılarının 5-6 kişiyle yapıldığı biligileri ulaştı elimize...

Doğrudur, yanlıştır bilmiyorum...

Ama, 10'a yakın ismin toplantılara gelmediği, 6-7 ismin de mazeret gösterdiği konuşuluyor kapalı kapılar ardında...

Ve Hoca konusu...

Nurullah Sağlam ismi konuşuluyor şehirde...

“Ateş olmayan yerden duman tütmezmiş”den yola çıkarsak, olabilirlik derecesi çok yüksek...

Nurullah Hoca'nın Şanlıurfaspor'a son dakikada “hayır” demesi, açıkçası içime kurt düşürdü...

Konyaspor ve Nurullah Sağlam...

Neden olmasın?

“Yeşil bağla ala karşı, yakışmazsa öldür beni” derler ya...

İşte öyle bir şey...