İlk defa gittim…

Doğruyu söylemek gerekirse, hep merak ederdim…

Nasip bu seneymiş…

Ama, acayip keyif aldım…

Bu ülke insanın elinden bir uçanla, bir kaçan kurtulur…

Bizim insanımız yaratıcı…

Bizim insanımız üretici…

Bizim insanımız yenilikci…

Bu fuar, çiftilerin yani tarıma gönül verenlerin fuarı…

Tabii ki sanayicilerin de…

Resmen gövde gösterisi yapıyorlar…

Fuara katılan bütün firmalar, ürünlerini pazarlama noktasında birbirleri ile yarış içerisindeler…

Pazarladıkları motor ya da mibzer değil, adeta son model Ferrari…

Hepsi albenili…

Hepsi “beni al” diye ziyaretçilere göz kırpırıyor…

Geçen yıl 300 binin üzerinde ziyaretçi gelmiş…

Bu senenin beklentisi daha fazla…

Sadece yerli misafirlerle sınırlı değil, yabancılar da büyük rağbet gösteriyor fuara…

Tarımsal mekanizasyon anlamında, teknolojinin en son yenilikleri ile görücüye çıkılmış…

Eskiden sadece  halk diliyle “Kara Fordson, Mavi Majör, Massey Ferguson 35X traktörler” ile “John deere” biçerdöverleri bilirdik…

Ya şimdi?                    

Uzay aracı gibi, traktörler, biçerdöğerler, mibzerler…

Sanayicimiz bu anlamda çağ atlamış...

Ülkenin, özellikle de Konya’nın en güzel ekipmanları alıcısını bekliyor…

Fuara o kadar talep var ki, inanılmaz…

Gruplar halinde gelenden tutun da, turlarla gelenler kadar, kişisel imkanları ile gelenler de fuarı ziyaret ediyor ve bu keyfi yaşıyor…

Benim bile ağzım sulanarak baktığım, ilaçlama ve çapa makinelerine, pulluklara, mibzerlere ve daha birçok ekipmana çiftçilerin hayran olmaması mümkün değil…

Yukarıda da belirttiğim gibi, 300 binin çok çok üzerinde bir ziyaretçi bekleniyormuş…

Tuttururlar mı?

Büyük ihtimalle…

Bu ne demek biliyor musunuz?

Konya’nın ekonomisine sıcak para demek…

Konya’nın sosyal hayatına, Konya’nın tanıtımına önemli bir katkısı olan fuarın, bu açıdan da çok değerli bir hizmet sunduğunun altını çizmekte yarar var…

Oteller de yer yok…

Lokantalar öyle…

“Kafeler” derseniz, onlar da aynı…

Bir de Konyalı misafirperverdir, dışarıdan gelen misafirlerini ağırlamak için kılı kırk yarar…

Sonuç olarak Tarım Fuarı, Konya’ya her türlü katkıyı sağlıyor ve sağlamaya da devam edecek…

Ancak, bu fuarın daha kıymetli hale gelmesi için, her sene değil de, iki sene de bir mi yapılsa!

Alıcısı olur mu, olmaz mı bilemem, ama bu da benim fikrim.

xxx

Türkiye için hayati öneme sahip sektörün ve temsilcilerinin fuar vesilesiyle yeni ürünlerini tanıtma imkanı  bulduğu “Konya Tarım Fuarı”nda önemli firmalar var…

Konya’dan var Konya dışından da...

Örneğin Şakalak Tarım Makineleri A.Ş.

42 yıllık bir serüvenin hikayesi...

Şakalak’ın ürettiği makineler de büyük bir alanda sergileniyor…

Çünkü ürün bir hayli fazla...

Traktör arkası makineleri...

Kurumun sevgili Genel Müdürü Mustafa Genç ile ayaküstü de olsa bir iki satır lafladık…

Biraz Konyaspor, biraz fuarı konuştuk…

Ama daha çok fuarı konuştuk…

Dedi ki, “fuar” demek “yeni ürün” demek, “fuar” demek  “prestij” demek, “fuar” demek “Ar-Ge yaratıcı çalışmaları” demek, “fuar” demek “ilişkiler ve yurtdışına ihracaat” demek dedi…

Güzel ve mantıklı bir bakış açısı getirerek, fuarların önemine değindi sevgili Mustafa Genç...

Bu tür fuarların uluslararası bir düzeye getirilerek 2 sene de bir yapılmasının ve hollerin, yani ürünlerin sergilendiği alanların fazlalaştırılmasının da daha yararlı olacağının altını çizdi…

Fuarların kesinlikle üreticiye katkısı olduğunu, özellikle de rekabet anlamında, kendilerini yenileme anlamında ve ürünlerinin tanıtımı anlamında sanayicinin olmazsa olmazlarından olduğunu ifade etti…

Sektörün en önemlilerinden birisi söylüyorsa bunları, üzerinde çalışmanın yararlı olacağını düşünüyorum.