A. Galip Doğan

A. Galip Doğan

İstanbulun Fethi 1453

İstanbulun Fethi 1453

Fatih’in Doğumu; Hicri 26, 27 Recep 835 Miladi:1432 cumartesiyi pazara bağlayan gece Edirne’de doğmuştur. Manisa’da diyenler de vardır.
Annesi: HUMMA HATUN.
Vefatı: 3 Mayıs 1481
Hicri: 4 Rebiül Evvel 836 tarihinde Maltepe civarında Hünkâr çayırı mevkiinde vefat etmiştir. Anzelik Zehiriyle zehirlenmiştir.
Birinci Cülusa (tahta çıkışı)1444
Sultan 2. Murad’ın vefatı 9 Şubat 1451
İkinci Cülus 1451 yılı
Eşi: Dülgadir hükümdarı Süleyman beyin kızı: Sitti Mükerrem Hatundur.
Sultan Fatih’ten önce İstanbul’un devreleri.
A- 1453 Yılı öncesi dönem Bizans dönemi.
B- 1923 Yılına kadarki dönem Başkentlik dönemi
C- Bugünkü dönem.
İSTANBULUN ÇEŞİTLİ KUŞATMALARI:
İrili ufaklı 15’e yakın kuşatma olmuştur. En önde gelenlerden biriside 669 yılında Hz. Muaviye zamanında yapılan kuşatmadır.
Ebu Eyyubul Ensari 90 yaşlarında orada vefat etmiştir.
FETHİN ŞAHSİYETİ İLMİ VE İDARİ YÖNÜ:
Fetih çok iyi yetişmiş ilim, irfan ve hikmet ehli ferasetli bir devlet adamıydı.7 dil bildiği söylenir matematikte dünyaca ünlüydü hafızdı çok iyi hesap yapardı Rumeli Hisar’ını yaptırdı. Hayalinde bir top vardı. Avam projesi hazırladı. Bir usta aradı. O usta Bizans’ta hapsedilmiş ayaklarından prangaya vurulmuş olan URBAH adında bir Rum ustaydı.
Fatih onu istihkamcılar vasıtasıyla kurtardı. Geniş etkiler verdi. ŞAHI adlı 20 ton ağırlığında 30 okka boşlukta çalışan, 40 çift mandalayla çekilirdi. Seerdan gedikler o topla açıldı.
Üstad şöyle der:
Şu surdan bir gedik açtık
Mukaddes mi mukaddes
Ey deli rüzgar nerden esersen es
Fetihten önce İstanbul’un durumu
(İmparator Kostantin Drakozes)
Lüks ve israfa eğlenceye düşkündü. Halktan ağır vergiler alıyordu. Halk ise yorgun bitkin ve ümitsizdi. Onun için (Hıristiyan serpüşü görmektense Müslüman sarığı görmek daha iyidir) diyorlardı.
Muhasaranın 52. gün uzaması
Haliç’e zincirler çekilmiş yabancı gemiler geçemiyordu. 72 parça gemiye karadan haliç’e bir gecede indirdiler. Son gece Akşamseddin’in müjdesi 1453-29. Mayıs Salı günü İstanbul’a girildi. Ya ve düdi Sultan surların içindeymiş Vefat ettikten 1 gün sonra İstanbul düşmüş Yavedüd Sultan Şehrin düşmemesi için dua edermiş meczup olduğu için.
Sayı: AYA SOFYANIN CAMİİ OLMASI:
Fatih Sultan Mehmed emreder Cuma günü Cuma namazı Ayasofya da kılınsın cumayı Fatih kıldırdı İftidah tekbirini 3 defa tekrar eder Akşemseddin sorar ne oldu aklın fethemi takıldı.
Fatih hayır hocam kıbleden şüphe ettim onun için üç defa tekrarladım. Sonra Efendimiz (S.A.V)önümde namaz kılarken gördüm der.
AYASOFYANIN VAKFİYESİ:
Allahın, Meleklerin, Benim ve bütün Müslümanların laneti Ayasofyayı ibadet dışına çıkaranların üzerine olsun. Biz tebaamıza cami olarak bıraktık kim bu vakfın gayesi dışına çıkarsa iki yakası bir araya gelmeyecek. Yerin göğün yer gök ehlinin laneti bu vakfiyeyi gayesi dışına çıkaranların üzerine olsun.Fatihin vakfiye şartları.
ULUBATLI HASANIN ŞEHİD OLUŞU.
Kuşatmanın son günü Ulubatlı Hasan Sırlara tırmanıyor. Bir an tereddüt edince güler yüzlü sakallı bir insan evladım gazan mübarek olsun diye teşvik ediyor oda Eba- Eyyub Ensarı’imiş
FATİHİN KÖŞK YAPTIRMASI:
Fatih tüm imkanlarını seferber ederek bir muazzam köşk yaptırmaya karar veriyor.
Rum Mimar ATİKE OĞLU SİNAN
Şunu söyler tüm imkanlarımı sunuyorum. Yavuz projemde tadilat yapılmayacak yapanın elini keserim der.
A-Sinan mısırdan gelen sütunlardan 20 cm kestirir.Bunu fark eden Fetih mimarın ellerini kestirir.Oda Fatihi mahkemeye verir mahkemeye müracaat eder. Mahkeme celp gönderir Kadı HÜSREV Fatih salona girince ayağa kalkmadı ayakta tuttu, karar olarak da şeriata danışmadan ellerini kestirdiği için kısas yoluyla ellerinin kesilmesine karar verdi. Atikeoğlu Sinan hakkından vazgeçti buna karşılık yüklü miktarda para cezasına çarptırdı. Mahkeme bitince Kadı HÜSREV  ayağa kalkarak buyurun sultanım makama oturun der. Fatih, “Bak Kadı Efendi eğer sen, ben padişahımdır diye beni korusaydın şu kılıçla başını vururdum” der. Kadı HÜSREV ise şöyle der; “Bak padişahım eğer sende hükme razı olmasaydın Bende şeriat kılıcıyla doğrulturdum”
FATİHHİN VEFATI:3.Mayıs 1481 Maltepe civarında Hünkar çayları yanlarında vefat etti.49 Yıl 1 Ay 15 gün yaşadı.
YAKUB PAŞA Namıyla meşhur olan saray doktoru tarafından Anzelik zehiriyle zehirlenmiştir.
Bir şair şu şiiri yazdı. “Tabipler şerbeti kim verdi hane o han içki şerbeti kane kane ciğerin doğradı şerbet o hanın hemin dem zarı idi yane yane dedi niçin kıydı bana tabipler boyadılar ciğeri kanu canı cana isabet etmedi tabib şarabın. Tımarları kamu vardı ziyane tabipler hane çok tesir ettiler budur doğru kavil küsme gümane Fatih şairdi ses şiir ona aitdir.İmdi salü cahidü fillah oluptur gayretim dini islamın mücerret gayretidir.Gayretim fazlu hakku hikmeti cünduricalullah ile ehli küfrü sersefel kahretmektir niyetim Embiyaya evladiaya istinadım var benim Lütfu haktandır hemen ümidi fethi nusretim ey Muhammed mucizevi ahmedi muhtar ile umarım galip olan adayı dinde devletin fatih hem sultan hem alim hemde çok zekiydi isabetli kararlar verirdi.onun için saraya sızdılar genç yaşta onu şehit ettiler.
Dua ve Selamlar. 06.06.2011 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
A. Galip Doğan Arşivi
SON YAZILAR