İnce Minare yeniden inşaa edilmeli mi?

İnce Minare yeniden inşaa edilmeli mi?

Notre Dame Katedrali'nin büyük bir yangın ile hasar görmesi ve ardından yeniden inşaası için harkete geçilmesi Konya’da “İnce Minareli Medrese’nin minaresi neden yeniden inşa edilmiyor?” sorusunu akıllara getirdi

Selçuklu Sultanı II. İzzeddin Keykavus Devrinde Vezir Sahip Ata Fahreddin Ali tarafından, hadis ilmi öğretilmek üzere miladi 1264 yılında inşa ettirilmiş olan İnce Minareli Medrese’nin minaresi 1901 yılında düşen yıldırım sonucu büyük kısmı yıkılmış, küçük değişikliklerin ardından daha sonra günümüzdeki hali ile bırakılmıştı. 2000-2002 yılları arasında medresede yapılan son restorasyonlardan sonra yeniden düzenlenerek 9 Temmuz 2002’de tekrar müze olarak ziyarete açılmıştı. O dönemlerde minarenin bir bölümünün yeniden inşa edilebileceği kararı alınmış olsa da bir adım atılmadı. Yaklaşık bir hafta önce Fansa’daki 850 yıllık Notre-Dame Katedrali’nde çıkan yangında yapı büyük zarar görmüştü. Katedraldeki Çan Kulesi de yapıyı saran yangında tamamen tahrip olmuştu. Yangın sonrası katedralin yangında zarar gören bölümlerinin inşaası için yardım kampanyaları düzenlendi ve toplanan paralar ile yıkılan bölümlerin yeniden yapılacağı açıklandı. Katedralin yapımı için şu ana kadar toplanan para 1 milyar Euro’yu geçti.

İNCE MİNARE ŞEHRE ÇOK YAKIŞACAK

Yaşanan gelişmelerden etkilenen Konya Lisesi Edebiyat Öğretmeni Raşit Keskin, sosyal medya hesabından, “Notre Dame Katedrali'nin restorasyonu için Fransızlar nasıl el ele, gönül gönüle verdi, gördük. Konya İnce Minareli Medrese'nin yıkılan minaresi için bir şeyler yapılamaz mı? Minareyi ince görelim. Bu abideyi aslına uygun bir şekilde onaracak bir mimar olacağını umut ediyorum. Üniversitelerimiz, sanat tarihçilerimiz, mimarlarımız, taş ustalarımız var. İnce Minare şehre çok yakışacak” şeklinde bir paylaşımda bulundu. Yapılan paylaşım pek çok kişi tarafından beğeni ile karşılandı.

keskin-rasit.jpg

BU KONUDA BİR GELİŞME OLACAK

Konu ile ilgili görüşlerini aldığımız Konya Vakıflar Bölge Müdürü İbrahim Genç, İnce Minare’nin minaresi ile ilgili 10 yıldan fazla bir süre önce düşünülmüş bir proje olduğunu fakat şu ana kadar adım atılmadığını belirterek, “Bu konu gündemimizde. Kültür Bakanlığı’na yazılmış bir yazı var. Bu konuda bir gelişme olacak” dedi.

4-4ibrahim-genc-(2).jpg

“İnce Minare’nin projesi daha önce çizdirildi. Orası Kültür Bakanlığı’na tahsisli bir yer. Müze olarak kullanılıyor. Restorasyon şartlı olarak biz denetim yapıyoruz. Ama sorumluluk Kültür Bakanlığı’nda” diyen Genç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Geçmişte yapılan yazışmalar ile bir projeyi çizdirttik. Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu’nda karar alındı. O projede bir bilim heyeti oluşturuldu, İnce Minare’nin minare kısmında bir inceleme yapıldı. O inceleme sonucunda temel kısmında bir sorun olmadığı tespit edildi. Ama temel üstünde, merdiven basamakları kısmında bir sorun var. Merdiven basamakları hem gövdeye, hem de çekirdeğe basarak yükselmiş. Burada düşen yıldırımdan dolayı çatlamalar var. Dolayısıyla statik olarak iyi bir şekilde sağlamlaştırılması gerekir. Projede o problemden dolayı, birinci şerefe tamamlanıp, onun üzeri bir şapka ile korunması şeklinde bir proje onaylandı. Bir de taç kapı tamamlanacak şekilde düşünüldü. O onaylandı. Bu 10 yıldan fazla süre önce düşünülen bir proje. Bugünlerde de gündeme geldi bu konu. Çeşitli girişimler var. Çekirdek kısım ile ilgili tekrar bir inceleme yapılıp, yapılacak üst yapıyı da kaldıracak şekilde ayarlanır ve proje Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından da onaylanır ise olur dedik. O çalışmalar kısmen başladı sayılır. Kültür Bakanlığı’na yazılmış bir yazı var. Bu konuda bir gelişme olacak.”

KALANI KORUMAK DA BİR TEKNİKTİR

İnce Minare ile ilgili araştırmalar yapmış olan ve ismini açıklamak istemeyen bir mimar ise, “İnce Minare’nin minaresi 1900’lü yılların başında yıldırım düşmesi sonucu yıkılmış. Biz restorasyon denince aynısını tekrar yapmak olarak yenilemeyi düşünüyoruz. Oysa ki restorasyon, Venedik Tüzüğü’nde aynısını yeniden yapmaya çalışmanın bir anlamı yok. Mevcutunu mevcut hali ile de koruyabilmek bir restorasyon tekniğidir. üstü yıkılmış, tamam, bu hali ile de korunabilir. İnce Minare’nin restorasyonu yapılırken, minarenin statik hesapları yapıldı, o dönemde üstünün yeniden yapılması uygun görülmedi. Kurul tarafından bu hali ile korunsun denildi. O yüzden bu hali ile korunuyor. Yeniden tabii ki yapılabilir. O bölümü aşağı kadar tamamen yıkarsınız, eserde birçok şeyi değiştirirsiniz, bugünün şartları ile oraya bir minare yaparsınız. ama bu restorasyonu yapmış olmak anlamına gelmiyor. Mevcut geçmişten kalanı korumak da bir tekniktir” şeklinde konuştu.

BOZUK RESTORASYONLARA BAKARSANIZ HAK VERİRSİNİZ

İsmini açıklamak istemeyen mimar, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi: “Notre Dame ile İnce Minare’yi aynı kefeye koyuyoruz ama, bakalım onlar yapabilecekler mi? O günün şartlarında kullanılan taş işçiliğini, ahşap işçiliğini yenileyebilecekler mi? Bunları hiç irdelemiyoruz. para toplanıyor felan diyoruz. Restorasyon meşakkatli bir iş. Büyükşehir Belediyesi’de İnce Minare’nin tekrar yapımı ile ilgilibir girişimde bulunmuştu ama Kültür Bakanlığı ve Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu bu hali ile kalması uygun buldu. ‘Birinci şerefeyi tamamlayabiliriz’ şeklinde bir rapor var fakat bunu yapmak bize bir şey kazandırmıyor. Örneğin minarenin altında camlı bir bölüm var. orası yapılırken büyük problemler oldu. Orada bir sütun var. Vardı yoktu diyerek büyük infiallere sebep oldu. Sonra oraya, hiç taşıyıcısı olmayan bir cam sistem yapıldı. Biz öncelikle minareyi yapmak yerine bugüne kadar yapılan yanlış işleri değerlendirsek daha iyi olur. İnce Minare’nin giriş kapısında betona zeminden gelen su ve oluşturduğu tahribat var. Bunu konuşalım. Bunlar çözülse keşke. Eskidenki eşik kotu, şimdi başa aşağıda kalıyor. Yol dolgusu tasarlanırken niye ona göre yapılmadı. İplikçi Cami neden bu kadar aşağıda kaldı? Alaeddin Köşkü’nün üzerine yapılan o hilkat garibesi nedir? Bunları irdelememiz lazım. Karatay Medresesi’nde yapılan çalışmaya bir bakın. İnce Minare’ye el sürülmesin, bu hali ile kalsın dersiniz.”

HÂLİD ŞEN merhabahaber.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
7 Yorum