İhsanoğlu: Askerî Diktada Bile Bu Kadar Yargıya Müdahale Yoktu

İhsanoğlu: Askerî Diktada Bile Bu Kadar Yargıya Müdahale Yoktu

Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, seçilmesi halinde gündemlerindeki en önemli konuların arasında hukukun üstünlüğü ve yargının bağımsızlığı olacağını söyledi. Artık yargı bağımsızlığından söz edilemeyeceğini savunarak,...

Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, seçilmesi halinde gündemlerindeki en önemli konuların arasında hukukun üstünlüğü ve yargının bağımsızlığı olacağını söyledi. Artık yargı bağımsızlığından söz edilemeyeceğini savunarak, “Askerî dikta yönetiminde bile bu kadar yargıya müdahale, kanunların değişmesi yoktu. Onun için yargının bağımsızlığı ve sosyal adaletin gelişmesi için çalışacağız.” dedi.

İhsanoğlu, eşi Füsun İhsanoğlu ile geldiği İzmir’de Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım'ın mezarını ziyaret etti. Ardından Latife Hanım Köşkü'nün bahçesinde basın toplantısı düzenledi. İhsanoğlu’na İzmir’de MHP milletvekilleri Oktay Vural ve Ahmet Kenan Tanrıkulu, CHP Genel Başkan Yardımcısı Aytun Çıray, İzmir milletvekilleri Alaattin Yüksel, Mustafa Moroğlu ve Mustafa Balbay, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu eşlik etti. Konuşmasına İzmir’e gelmekten mutlu olduğunu söyleyerek başlayan Ekmeleddin İhsanoğlu, hem ailevi hem de şahsi hatıraları olduğunu, askerliğini Bornova’da yaptığını söyledi. İzmir’in eski bir medeniyet merkezi, Akdeniz’e açılan liman şehri, İstiklâl Savaşı’nın son durağı, Mustafa Kemal’in kumandanlığında düşmanın denize atıldığı bir yer olduğunu belirten İhsanoğlu, Türkiye’de modernleşme bayrağının çekildiği ilk yer olduğunu ifade etti.

'TRAFOLARA ŞİŞKO KEDİLER, FARELER GİRİYOR'

Balkonlarına çıkarak kendisini selamlayan ve yollarda otobüsünü durduran İzmirlilere teşekkür eden İhsanoğlu, “Eminiz ki İzmir, Ege, bütün yazlıkçılar ve kışlıkçılar oyunu kullanacak. Sandığa sahip çıkacak. Sandığa sahip çıkmak yetmez. Şişko kediler, fareler trafolara giriyor. Girince, karanlık olunca siz biliyorsunuz neler oluyor fakat biz bu sefer halkımızın oyuna sahip çıkacağız. Verdiğiniz her oya anneniniz helâl sütü gibi sahip çıkacaksınız. Siz, üç isimden birisi ilan edilene kadar sandıkları gözleyeceksiniz. Kim gönüllü ise sandık yetkilileri olsun.” çağrısında bulundu.

Suriye sınırında iki askerin şehit olmasıyla ilgili de konuşan İhsanoğlu, “İki evladımız şehit oldu. PKK’lılar da öldürüldü. Şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum.” dedi.

'MİLLETİ TEKMEYEN, TOKATLAYAN, TERSLEYEN İNSAN İSTEMİYORLAR'

10 Ağustos 2014'te yapılacak cumhurbaşkanı seçimi için kısa bir zaman kaldığını hatırlatan İhsanoğlu, yarışın adil olmadığını söyledi. İhsanoğlu, “Birisinin vücut ölçüsüne göre biçilmiş bir sistem var. Bir konuttan diğer konuta taşınma gibi yapılanmış. CHP ve MHP’nin uzlaşısı, oyunları bozdu. Bu uzlaşma, tepede olan bir uzlaşma değildi. Bugün 10 parti destek veriyor. Türkiye’de görülmeyen bir mutabakat var. Bu mutabakat, milli mutabakattır. AK Parti’den de destek var. Onlar devletin tepesinde, yukarıda kavga, kibir istemiyor. Milleti tekmeleyen, tokat atan, tersleyen insan istemiyor. Millet cumhurbaşkanı arıyor ama yarısının başkanı değil, tamamının başkanını arıyor. Çıkıp, ‘Ben yüzde 50 oy aldım, öbür yüzde 50'yi elimin tersiyle iterim’ düşüncesini istemiyor. Devletin tepesi, sorunların çözüldüğü yerdir, sorun yaratılan yer değildir.” dedi.

'YA KAVGAYI BİTİRECEK YA DA ATEŞİ ÇANKAYA’YA SIÇRATACAĞIZ'

Devletin başına cumhurbaşkanı seçildiğini, o makama seçilenin de uygun davranması gerektiğini vurgulayan İhsanoğlu, şunları söyledi: “Siz bu makama giderken mahalle kavgası yaparsanız, o makama layık bir şekilde oturabilir misiniz? Günlük siyasi tartışmalar, seviyesi düşmüş ithamlarla devam ederseniz oy verenlerin yüzüne nasıl bakarsınız? Cumhur demek, halk demektir. Size oy vermeyenleri ötekileştiriyorsanız, oy verenlere vatanperver, vermeyenlere vatan haini derseniz olmaz. Vatan hainliği korkunç bir durumdur. Türkiye’de vatanını seven, milletini seven bir kişi böyle bir teşebbüste bulunur mu? Bizim ısrarımız karşısında yarışın seviyesi yükseldi. Herkes onu öğrenecek. Yapacağımız birinci hizmet uzlaşı, ikinci hizmet de yarışın kalitesini arttırmaktır. Mesele bir şahsın seçilmesi, seçtirilmesi değildir. Millet dönüm noktası yaşıyor. Eski tas eski hamam artık yok. Seçimler artık yerel ya da genel seçim gibi değildir. Tam 76 milyon kişi, bir kişiyi seçeceğiz. Ya kavgayı bitirecek ya da ateşi Çankaya’ya sıçratacak bir kararı vereceğiz.”

Seçim süreci başladığında "güçlü cumhurbaşkanı" dendiğini, o iddiaların bir temele dayanmadığını söyleyen İhsanoğlu, “Şimdi bizim dediğimiz gibi Anayasa’nın 104. maddesine geldiler. Bizim sistemimiz parlamenter sistemdir. Parlamentoya dayalı bir sisteme dayalı, meclise karşı başbakanın sorumlu olması Atatürk ile başlamadı. İkinci Meşrutiyet döneminden itibaren başladı. Atatürk, büyük istiklal mücadelesini yürüttü ve geldi. Meclis'le birlikte savaşı bitirdi. Bütün yetki başbakandaydı. Koskoca Atatürk, yetkileri kendisinde toplayamaz mıydı? Saltanat devrinden bugüne kadar sistem çalışıyor, siz geliyorsunuz, ‘Başkanımız tüm yetkileri alacak.’ diyorsunuz. Her şeyi bir kişinin iki dudağı arasında yapmak istiyoruz. Biz cumhurbaşkanları köprüler yapan, partilerde genel başkanlık yapan isimler olsun istemiyoruz. Cumhurbaşkanı için, ‘Yol yapmaz, yol gösterir.’ dedik. Onlar da bizim noktamıza geldiler. Bizim mücadelemiz çok iyi gidiyor.” şeklinde konuştu.

'HUZURU SAĞLAMAK İSTİYORUZ'

Cumhurbaşkanı seçilmesi halinde ne gibi hizmetlerinin olacağı sorusuna İhsanoğlu, “Huzuru sağlamak istiyoruz. Toplumumuz def gibi gergin oldu. Bu defi yanlış çalanlar var. Gerginliği bitirmek lazım. Biz istikrarı devam ettireceğiz. Kutuplaşmayı, cepheleşmeyi sona erdireceğiz. Büyük millet olarak birliği, dirliği sağlayacağız. Sevgi ve saygı ekerek bunun tohumlarını ekeceğiz. Birbirimize sevgi ve saygılı davranmazsak kutuplaşma artar. Bu kardeşiniz, çok uzun zaman uluslararası ilişkilerde yer aldı. Dış ilişkilerin neden bozulduğunu çok iyi biliyoruz. Devlet terbiyemiz, her şeyi uluorta konuşmamıza mani oluyor. Komşularımızla ilişkilerimizi düzelteceğiz. Gündemimizin en önemli konuları arasında, hukukun üstünlüğü ve yargının bağımsızlığı olacak. Artık yargının bağımsızlığı yok. Askerî dikta yönetiminde bile bu kadar yargıya müdahale, kanunların değişmesi yoktu. Onun için yargının bağımsızlığı ve sosyal adaletin gelişmesi için çalışacağız. Türkiye’de yoksulluk sınırının altında yaşayan çok insan var. Dertlere derman, çaresizliklere çare bulmamız gerekiyor. Kredi borçları, kart faizleri olan milyonlarca insan var. Bunun muhakkak mevcut hükümet ve ekonomistlerle çaresini bulacağız. Faiz konusunda sorun var. Kendilerinin tayin ettiği Merkez Bankası Başkanı bile azarlanıyor. Kadınlar ve engelliler, benim için çok önem arz ediyor. Türkiye’yi birleştirecek cumhurbaşkanı lazım olduğunu söylüyorlar. Ben yarışı hanımlar, engelliler ve yaşlılarımızın desteğiyle kazanacağım. Bu konuda bir istişare konseyi kurarak, dernekleri biraraya getirmek istiyorum.” karşılığını verdi. CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.