Hac mahşerin provası

Programa, Vali Muammer Erol, Büyükşehir Belediyesi Başkanı Tahir Akyürek, Konya İl Müftü Vekili Muharrem Biçer, Konya Ak Parti İl Başkanı Musa Arat, Konya İl Müftü Yardımcısı İbrahim Çayır, İl Emniyet Müdürü Mevlüt Demir, Hac ve Şube Müdürü Hamza Özkan, İl Müftülüğü personeli, davetliler, hacı adaylarının yakınları ve basın mensupları katıldı. Hacıveyiszade Camii İmam Hatibi İsmail Öden'in okuduğu Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başlayan programın açılış konuşmasını Konya İl Müftü Vekili Muharrem Biçer yaptı.

İÇ DÜNYASINA YOLCULUK

Haccın, müminlere takva, sabır, sevgi, saygı, kardeşlik, fedakârlık, cömertlik gibi ahlâkî güzellikleri kazanma ve yaşama imkânı sunduğunu ifade eden İl Müftü Vekili Muharrem Biçer  şunları kaydetti: “Hac ibadeti iç içe geçmiş beş yolculuk olarak tanımlanmaktadır. Birinci yolculuk, insanın iç dünyasına, kalbine yaptığı bir yolculuktur. Evden çıktığımız andan, ülkemize döneceğimiz ana kadar yaptığımız haccın kalbi bir boyutu vardır. İhramın, mikatın, telbiyenin, tavafın, sa’yin ve makam-ı İbrahim’in kalble ilgili boyutu unutulmamalıdır. Arafat’ın, Vakfe’nin, Müzdelife’nin, Mina’nın, şeytan taşlamanın manası hatırdan çıkarılmamalıdır. İkinci yolculuk, insanın ahirete, ebedi hayatına yaptığı yolculuktur. Bu açıdan baktığımızda ihram bir kefen, Mikat bir dünya değiştirme yeri, Arafat ise bir mahşerdir. Hac, yeniden dirilişin, mahşerin provasıdır. Üçüncü yolculuk ise, kardeşlerimize yaptığımız hicrettir. Tavaf’ta dilleri, ırkları, renkleri, coğrafyaları farklı milyonlarca Müslüman kutsal topraklarda bir araya gelmektedir. Dolayısıyla hac ibadetiyle kardeşlerimize de hicret etmekteyiz."

KARDEŞİNİN KALBİNİ KIRMA

"Dördüncü yolculuk ise tevhid tarihine yaptığımız yolculuktur" diyen Biçer, "Hz. Âdem ile başlayan, Hz. İbrahim ile, Hz. İsmail ile kuralları yenilenen, Hz. Peygamber (sav) ile süreklilik kazanan tevhid tarihine muhteşem bir yolculuktur. Mekke’ye, Medine’ye, medeniyete yolculuktur.

Beşinci ve asıl yolculuk ise Rabbimize, Beytullah’ın Rabbine yapmış olduğumuz yolculuktur. Hac, bir anlamda ilâhî aşka yöneliş, sevgiliye doğru gitmektir. Kültürümüzde insanın kalbinede Beytullah denmiştir. Kâbe’nin bir adı da Beytullah’tır. Çünkü Allah’ın tecelli edeceği en güzel mekân ise, insan-ı kâmilin kalbidir. Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav) Kâbe’yi tavaf ederken şöyle buyurmuştur: 'Ey Kâbe! Sen ne güzelsin ve kokun da ne güzel! Sen ne yücesin ve saygınlığın da ne yüce! Ama canım elinde olan Allah’a yemin ederim ki, Allah nezdinde müminin kalbi senden daha yücedir.' Dolayısıyla Kâbe’ye kalplerini kuvvetlendirmek için gidenler, bunun ilk ve temel şartının mümin kardeşinin kalbini kırmamaktan, onun saygınlığını çiğnememekten geçtiğini çok iyi bilmelidirler” diye konuştu. 

SABIR VE HOŞGÖRÜ TAVSİYESİ

Haccın şuurunda olmayanların ise mukaddes yolculuktan dönerken ancak hediye dolu bir valiz ya da boş bir beyinle geri döneceğini ifade eden Biçer, hacı adaylarına hayırlı yolculuklar temenni ederken, sabırlı ve hoşgörülü olmalarını tavsiye etti. Biçer’in konuşmasının ardından, Konya’dan hareket eden ilk Hac kafilesi İl Müftü Yardımcısı İbrahim Çayır’ın yaptığı duygu yüklü dua ile kutsal topraklara uğurlandı.