"Güç bir elde toplanmalı"

Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Karatay İlçe Danışma Meclisi ile Mahalle Yöneticileri toplantısı düzenledi. Aziziye Kültür Merkezi’ndeki toplantıya, Ak Parti Konya Milletvekili Uğur Kaleli, Karatay Belediye Başkanı Mehmet Hançerli, Ak Parti Karatay İlçe Başkanı Mehmet Genç ve partililer katıldı.

Programda ilk konuşmayı Ak Parti Karatay İlçe Başkanı Mehmet Genç yaptı. Referandumda yeni anayasanın yürürlüğe girme sürecinin üç aşamalı olduğunu belirten Genç, “İçinde bulunduğumuz yeni anayasanın yürürlüğe girme süreci üç aşamalıdır. Bunun birincisi meclisten geçmesiydi ve biz bunu uzun uğraşlar sonucu atlattık. Mecliste günlerce süren tartışmalar sonucu yeni anayasa teklifinin meclisten geçmesini sağlandı. İkinci aşama ise Cumhurbaşkanı’nın anayasa değişikliği teklifini onaylamasıydı. Bunu da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kısa bir sürede onayladı. Son aşama ise halk oylaması yani halkın yeni anayasayı kabul etmesi. Biz bu aşamada elimizden geleni yapıp yeni anayasayı vatandaşlarımıza anlatmaya çalışacağız” dedi. Toplantıda konuşan Karatay Belediye Başkanı Mehmet Hançerli, referandum sürecinde Karatay’da önceki seçimlere göre daha fazla çalışmalarını gerektiğini belirtti. Hançerli, “Karatay ilçemizde işimiz daha önceki seçimlere göre daha zor fakat biz geçmişteki çalışmalarımızın iki katını ortaya koyarak Karatay’daki seçmenlerin tamamına yeni anayasayı anlatacağız. Hiçbir vatandaşımızın seçimlerde bilinçsiz oy kullanmasını istemiyoruz. Düzenlenen bu tür toplantılarda milletvekillerimiz gelip yeni anayasayı vatandaşlarımıza anlatacak. Biz de mahalle başkanlarımız ver gençlik kollarımızla birlikte kapı kapı dolaşıp yeni anayasayı vatandaşlarımıza en ince ayrıntısına kadar parti ayırmaksızın anlatacağız. Seçimlerde rekor Konya’dan bekleniyor. Hepimiz üzerimize düşeni yapacağız” şeklinde konuştu.

GEÇMİŞE DÖNÜP BAKMAK GEREKİYOR

Bu günün iyi anlaşılması için geçmişe dönüp bakılması gerektiğini söyleyen Ak Parti Konya Milletvekili Uğur Kaleli de şöyle konuştu: “Türkiye’nin içinde bulunduğu bu süreci iyi anlamak için geçmişe dönüp bakmamız gerekiyor. Osmanlı’ya kadar gidip son iki yüz senede neler olmuş ve bu günlere nasıl gelinmiş bu fotoğrafı çok iyi görmek lazım. Osmanlı’nın ilk toprak kaybı Küçük Kaynarca Anlaşması’yla başlamış. Sonra arka arkaya toprak kayıpları devam etmiş. O yıllarda Avrupa ise Rönesans ve Reform hareketlerini gerçekleştirmiş, tahıl toplumundan sanayi toplumuna geçmiş ve doğu tamamen kafasını batıya çevirmiş. Bizde de Osmanlı’nın son dönemlerinde ise bir batı hayranlığıyla birlikte Tanzimat Fermanı yayınlanmış. O dönemde Mustafa Reşit Paşa tarafından İngilizlerin ve Fransızların baskısıyla birlikte bir tanzimat fermanı yayınlamışlar. Tanzimat Fermanı aslında bir anayasadır, sadece padişah yayınladığı için ferman denilmiştir. Bu fermanın içinde batılılaşma ve batılı düşünceler Osmanlı yönetim sisteminin içinde ilerlemeye başlamıştır. Fakat Tanzimat olmayınca Islahat Fermanı’nı yayınlamışlar. Daha sonra Kanun-i Esasiye. Padişah tümünü birlik ve bütünlük için imzalamış fakat bu tür fermanlarla padişahın yetkilerini kısıtlamaya çalışmışlardır. Kanun-i Esasiye döneminde savaş çıkınca Sultan Abdulhamit Han ilk iş olarak anayasayı feshetmiş devleti tek elden yönetmeye başlamıştır. Bu günkü Türkiye’de de durum farklı değildir. İçinde bulunduğumuz şu karmaşık günlerde yetki ve kararların çok çabuk alınabilmesi için gücün tek bir elde toplanmasın gerekmektedir.”

BAKANLIK SAYISI AZALACAK

Yeni anayasa ile devletin yapısına dokunulmayacağını kaydeden Kaleli, sözlerine şöyle devam etti: “16 Nisan’da halkın oyuna sunulacak yeni anayasa ile devletin yapısı değil, devlet organları arası ilişki düzenlenecek. Hükümet sistemiyle bakanlık sayısı da azalacak. Meclisteki çalışmalarımız çok yoğun geçti, yeni anayasa ile bakanlıklar tamamen düzenlenip bazı bakanlıklar birleştirilecek. Bakanlıklar arası ilişkiler ve devletin yapısı içindeki tüm bürokrasi ilişkileri yeniden düzenlenecek.”

ALİ İBİLEME merhabahaber.com