Filistin hayatımda dönüm noktası oldu

Filistin hayatımda dönüm noktası oldu

İki kızı ile birlikte İslam'a seçerek Müslüman olan eski İngiltere Başbakanı Tony Blair'in baldızı Lauren Booth, "Müslüman olmam da Filistin halkının cesareti etkili oldu. Özellikle Gazze direnişi beni çok etkiledi" dedi

RÖPORTAJ: İBRAHİM BÜYÜKEKEN

LAURA BOOTH BİR FİLİSTİN SEVDALISI

Dünya ve Türkiye onu İngiltere eski Başbakanı Tony Blair'in baldızı olarak tanıdı. Kendini Filistin davasına adayan Lauren Booth, 6 yıl önce de Müslüman olarak, İslam'la şereflendi. Booth'un iki kızı da Müslüman oldu. O bir Filistin sevdalısı İngiliz. Dünya kamuoyu ve Türkiye onu her ne kadar İngiltere eski Başbakanı Tony Blair'in baldızı olarak tanısa o kendini bir Filistin aktivisti olarak tanımlıyor. İslam'ı seçen Lauren Booth'un hayatında büyük değişiklikler yaşadı.

FİLİSTİN HALKI SAYESİNDE İSLAM'I SEÇTİ

29 Mart 2016  Şuurlu Öğretmenler Derneği (ÖGDER)'in daveti üzerine Konya'ya gelen Laura Booth, Merhaba Şehir'e özel açıklamalarda bulundu.  Defalarca Filistin'in çeşitli bölgelerine giden Lauren Booth, Müslüman olmasında Filistin ve Gazze'ye yaptığı seyahatlerin ve Filistin halkının cesaretinin büyük etkisi olduğunu söylüyor Booth, Mavi Marmara'dan önce Gazze'ye botla gittiklerine de belirterek, Batılı ülkelerin Filistin meselesine ikiyüzlü yaklaştığını dile getiriyor.

4-4.20160606104756.jpg

İSLAM'I VE MÜSLÜMANLARI YAKINDAN TANIDIM

**Ne zaman Müslüman oldunuz? İslam dinini seçmenizde neler etkili oldu?

-6 yıl önce Müslüman oldum. Kur'an olan saygım ve sevgim ve Filistin halkının cesareti İslam'ı seçmemde etkili oldu.  Ayrıca İran'da yaşadıklarım da beni çok etkildi. İran’ın Kum şehrindeki Fatıma Ma’sûm türbesini ziyaret etmiştim.  Burada daha önce tatmadığı manevî bir huzur tüm vücudumu sardı.. Batının sunduğu İslâm imajından farklı bir görüntüyle karşılaşmıştım. Abdest alıp huzur içinde namaz kılan insanlardan çok etkilendim. Filistin ziyaretlerim İslam'ı ve Müslümanları daha yakından tanıma fırsatı sağladı. Filistinlilerin yaşadıkları bütün olumsuzluklara ve zulümlere rağmen ayakta kalmaları beni çok etkiledi. Orada gördüklerim minnet duygusunu ve neden hayatta olduğumuzu düşünmemi sağladı. Müslüman olmam da Filistin halkının bu örnek davranışı çok etkili oldu.

**Filistin'e neden sık sık ziyaret ettiniz? Orada neler yaşadınız?

-Filistin'de gazeteci olarak görev yaptım. Gazze'den ve Filistin'in diğer bölgelerinden haberleri servis ettim. Filistin'e 7 defa gittim. Bazen 1 ay kaldım, bazen 2 hafta. En son 2014 yılında Filistin'e gittim. Filistin benim hayatımda önemli bir yere sahip. Filistin lehine yapmış olduğu çalışmalardan dolayı Filistin pasaportum da bulunuyor. Filistin halkının sabırlarını gördükçe onlara hayran kaldım.

**Avrupa kamuoyunun Filistin meselesine bakış açısı nedir? Bu konuda neler söylemek istersiniz?

-Avrupa kamuoyu Filistin meselesinin üzerine çok düşmüyor. Hiçbir şey olmamış gibi davranıyorlar. Özellikle Batılı politikacıların İsrail'e karşı sessiz kalmasını onların iki yüzlülüğünü gösteriyor. Türkiye ise  son yıllarda Filistin meselesine hassasiyetle yaklaştı. Türkiye Avrupa ülkelerine göre Filistin meselesine büyük önem verdi ve Filistin halkı ile dayanışma içerisinde oldu. Türk halkının Filistin halkına verdiği tarihi destek hiçbir zaman unutulmamalıdır. Türk halkını mazlum Filistin halkının yanında olduğu için takdir ediyorum.

**Kız kardeşiniz İngiltere eski Başbakanı Tony Blair ile evli. Siz ise Filistin meselesi için çalışan bir gazetecisiniz. Bu sizin için sorun oldu mu?

-Bu nasıl açıklayacağımı bilemiyorum. Fakat Tony Blair ile ilgili bir sorun değil. Hükümet politikaları bizim için sorun oldu. Tamamen cahilce yaklaşımlar var. Özellikle radikal grupların baskıları gerçekten mide bulandırıcıydı. İsrail lobisi İngiltere de oldukça etkili bir şekilde faaliyet gösteriyor.

MAVİ MARMARA'DAN ÖNCE GAZZE'YE GİTTİK

**Türkiye'nin ve Türk insanın Filistin meselesine yaklaşımını nasıl buluyorsunuz?

-Mavi Marmara gemisinin İsrail baskılarına rağmen Gazze'ye gitmek için yola çıkması Filistin meselesi için bir dönüm noktası oldu. Fakat biz Mavi Marmara'dan önce botla Gazze'ye gitmiştik. İsrail bu Mavi Marmara gemisinde olduğu gibi bize saldırmadı. Çünkü gemidekiler Hıristiyandı. Müslümanlar Gazze halkına desteğe gidince ölüyor.  İsrail suçlu ve aktif katil bir devlet. İsrail, Amerikalı Rachel isminde Filistin'de aktivisti öldürdü. Filistin meselesine Türkiye ve Avrupa'nın bakışı çok farklı..

AVRUPALI OLDUĞUM İÇİN UTANÇ DUYUYORUM

**Avrupa devletlerinin Suriyeli göçmenler meselesine bakış açısını nasıl buluyorsunuz?

-Suriyeli mültecilere yapılanları gördükçe Avrupalı olduğum için derin bir utanç duyuyorum. Birçok  İngiliz vatandaşı Suriyeliler gelsin derken, bir o kadarı da Suriyelileri ülkemizde istemiyoruz diyor.  Bazı insanlar ise çok acımasız. "Ülkemizde terörist istemiyoruz", "Sınırları kapatmalıyız" diyor. Bütün bu sözlerden utanç duyuyoruz. Türkiye, 4 milyon Suriyeli sığınmacıyı misafir ediyor. Bu çok güzel ve tarihi bir davranış. Türkiye tarihin doğru tarafında. İngiltere ve Fransa tarihin yanlış tarafındalar.

MEDYA İSLAM'I TEHDİT OLARAK GÖSTERİYOR

** Son yıllarda Batı ülkelerinde İslamafobia her geçen yıl artıyor. Batı'da artan bu İslam düşmanlığı Müslümanları nasıl etkiliyor?

-Politikacılar ve medya İslam karşıtlığını körüklüyor. Özellikle politikacılar İslam düşmanlığı yaparak, bundan oy devşirmeye çalışıyor. Medya ise İslamı büyük bir tehlike olarak gösteriyor. Mesela Fransa'da insanlar birbirine ateş ediyor. Medya hemen "Müslümanlar yaptı" diye yazıyor. Ben özellikle kızlarımı bilgilendirmek zorundayım. Bu tür İslam düşmanlarıyla göz göze gelmemelerini istiyorum. Batılı politikacılar ve  medya ikiyüzlü tavrını artık bırakmalıdır.

**İslam dinini seçmenize ailenizin ve çevrenizin tepkisi ne oldu? Bu konuda sıkıntılar yaşadınız mı?

-Ailemden ve çevremden önce kamuoyunun tepkisini anlatmak istiyorum. 2008 yılında Müslüman olduğum o zaman Londra'da sokakta rahatça yürüyebiliyordum. Kimse bana bakmıyordu. Gururla Londra caddelerinde, sokaklarında yürüyebiliyordum.  İnsanların bana karşı tutumu aynıydı.  Şimdi ise durum çok farklı. Erkekler beni yumruklayacak gibi duruyor. Kadınlar ise itiyor.  6-7 yılda çok şeyler değişti. Bu çok üzücü. Her  yıl durum daha da kötüyor. İnsanlar medyanın ve politikacıların tutumu yüzünden yanlış tanıyor.

LAUREN BOOTH KİMDİR?

Lauren Booth 22 Temmuz 1967 yılında Londra'da doğdu. Bir İngiliz yayıncı, gazeteci ve Filistin yanlısı aktivist olan Booth serbest yazar ve medya danışmanı olarak çalışıyor.

Halil Ahmet isimli Uganda uyruklu Müslüman bir erkekle evlenen Lauren Booth, önceki  evliliğinden 15 ve 13 yaşında iki kızı var. Lauren Booth'un kızları da İslam'ı seçerek,  Müslüman oldu. Booth,  2012 yılında İngiltere'de Sadaka Barış Trail kurucularından. Lauren Booth, aynı zamanda İngiltere eski Başbakanlarından Tony Blair’ın baldızı. Lauren Booth, dünyanın önde gelen medya kuruluşlarında da görev yaptı.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.