Hükümetimizin girişimleri ile bankalardaki faiz oranları çok ciddi anlamda düşmüş vaziyette. Elbette ki faiz oranlarının düşmesi ekonomiye iyi anlamda yön verse de yönün iyi olduğu kadar sonuçları da mutlaka önemlidir.
**
Kredi bir anlamda bizim geleceğimizi ipotek altına alıyor. Evimizi felan değil ! Tamamen geleceğimizi ipotek altına alıyor.  Bir kişi çektiği kredi bedeli kadar taksite bölüyor. Yani bir ev alan kişi On yıllık (120 AY) vade ile kredi çekiyor. Bu sebeple on yıl boyunca geleceğine yönelik atacağı adımları kapatıyor.  Bir saniye sonrasının bile garantisi olmayan şu kısacık hayatımızda ömrümüzün en güzel yıllarını ipotek altında geçirmek gerçekten hazin bir durumdur.
**
Evet yakın zamanda açıklanan kredilerdeki faiz oranlarının düşürülmesinden bahsediyorum.  Ülke ekonomimize uzun bir aradan sonra nefes aldırılmaya çalışılıyor. Ancak bu yaptırımlar kısa vadede günlük hareketlendirmelere sebep olacaktır. Ülkemizde cari açık dengelenmediği sürece, ihracat artmadığı sürece, enflasyon inmediği sürece her zaman diken üstünde olacağız.
**
Burada bir hatırlatmada bulunmak istiyorum. Bu kredi bağlamında eleştirilerin ilk odağı hükümetimiz olsa da bir o kadarda halkımız iş adamlarımız sorumludur.  Bizler tüketim ekonomisi ile kalkınmaya çalışan bir ülkeyiz. Tüketim ekonomisini bırakıp üretim ekonomisi bağlamında ağır ve milli sanayiye ciddi anlamda önem vermeliyiz.  İthalatın azaldığı ve milli üretimin arttığı bir sanayi ile ekonomimize katkıda bulunmalıyız.
**
Başka bir anlamda dışa bağımlılığı bitirmeliyiz. Bunun getirisi olarak milli bir ekonomiye sahip olmalıyız. Milli bir ekonomide de Dolar ve Euro’ya bağlılığı kalmayacağı gibi tamamen bağımsızlığın diplomasını almış olacağız. Milli bir ekonomi için milli bir sanayiye sahip olmamız gerekmektedir. Milli ve ağır sanayiye çok ciddi anlamda ihtiyacımız vardır. Çok ciddi bir ARGE çalışmalarına ihtiyacımız vardır.
**
Fakat bir parantez açayım.  ARGE hususunda Kopya ürün yapılsın istemiyoruz. Yeni ürünler yapılsın istiyoruz. Devletimiz veriyor teşvik veriyor ancak bu teşvik yurt dışındaki ürünleri Türkiye’ye getirilmek için kullanılıyor. Kopya ürünleri getirerek vakit kaybetmek yerinde yeni ürünler üreterek dünyanın önünde olalım. Bu olduğu vakit güçlü bir ülke olduğumuzu açıkça gösterecektir.
**
Konumuzu toparlayacak olursak. Faiz kurumuyla saadete erişilmeyeceğini idrak etmemiz gerekmektedir. Kısa vadede nakit ihtiyacınızı karşılamış olsa da uzun vadede kaybettiğinizi göreceksinizdir.  Nefsimize karşı daha dirayetli olarak faizden ve onun unsurlarından uzak durmamız gerektiğini iyi bilmeliyiz.
Uzun vadede mutlu bir yuva kurmayı arzuluyorsak Allah’ın yasakladıklarına karşı görevlerimizi yerine getirerek helal rızık ile geçimimizi sağlamalıyız.
Bu vesile ile rabbimden isteğim ve duam Müslümanları Krediden ve onun unsurlarından uzak tutsun.
Selam ve Dua ile.