Süleyman Küçük

Süleyman Küçük

Facebook Müslümanlığımız

Facebook Müslümanlığımız

Adına Facebook denen sosyal mecranın yeni çıktığı dönemlerde henüz akıl baliğ bile olmayan insanların bu günlerde Kur’an-ı Kerim başta olmak üzere hemen her konuda ahkâm kestiği günleri yaşıyoruz.

Facebook icat edildiğinde yaşı 25’in üzerinde olanlar farklı mı derseniz maalesef onlarda diğerlerinden farklı değil.

Diyanet İşleri Başkanlığı’nda fetva komisyonlarında görev yapanlar vardı mesela.

Veya İlahiyat Fakültelerinde öğretim görevlisi olanlar vardı.

Ya da Mısır’da Ezher, Hicazda Ümmül Kura Üniversitesi’nin şeyhleri vardı yaşları müsait olanlar arasında.

Ya da son günlerde işbaşındaki Suudi zalimler nedeniyle Hac ibadetinin yapılmamasını isteyen Libya müftüleri gibi müftüler vardı.

Bunların tamamına yakınının Müslümanlığı Facebook ile yüzleştiklerinden sonra fark edildi.

Diyanetteki görevlerinden ayrılınca eski fikirlerinden çok farklı bir hüviyete bürünenleri, İlahiyatı bitirince maddi yardım aldıkları tarikatlarına ihtiyacı kalmadığını düşünerek tasavvuf düşmanı olanları gördük Facebook sayesinde.

Hadi yaşları genç olanlara bir takım isimler verildi.

X, Y, Z kuşağı gibi mesela.

Bu adından daha çok mensup oldukları kuşak ismiyle anılan gençleri bir nebze anlamak mümkündür.

Ya bu orta yaşlı hatta ihtiyar gençlere ne demeli?

Kanaatimizce buna kuşak çatışması da denemez.

Çünkü X, Y, Z kuşağı gençleri Müslümanlık söz konusu olduğunda orta yaş kuşağında yer alanları direkt muhatap bile almıyorlar.

Esasında problem ihtiyar denebilecek yaşta olanlar da olmalı ki daha düne kadar herkese iyi görünme, herkes ile iyi geçinme için etliye sütlüye karışmadan bırakınız yapsınlar derken bu gün eline klavyeyi alınca herkese kendi görüşünü dikte ettirmeye çalışıyorlar.

İlk zamanlarda savunduğu fikri çok önemli olmadığı için son savunduklarının ne olduğunu öğrenmek için zaman ve zemine göre bazen neoosmanlıcı isteklerden başlayıp, tarafsız ve demokrat olmaktan Kürtçü olmaya kadar geniş bir yelpazedeki paylaşımlarına bakmanız gerekebilir.

Dünyadaki benzerlerin aksine bizdeki Facebook Müslümanları hep kendilerine Müslüman ve kendilerine demokrattır ve başta arkadaşları olmak üzere dost düşman herkese karşı rövanşist bir tavır içindedirler.

Bu sebeptendir ki halkı Müslüman olan ülkelerin birbirleri ile olan çatışma ve savaş hallerinde hak ettiler ve bu sebeple bırakın birbirleri ile savaşıp birbirlerini kırsınlar diye söze başlayıp sonra Muhacirlere Ensar olma düşüncesi ile haydi bir araya gelip Suriyeli mülteciler için bir şey yapalım derken bir bakarsınız zalim Esed savunucusu bile olabilirler.

Bunları söylerken aynı zamanda hem Müslüman hem de epey demokrattırlar.

Esasında bir zamanlar bunların irikıyım Babıali basınındaki temsilcilerine liboş falan deniyordu ama şimdilerde galiba bunları en iyi ifade eden kelime MÜNAFIK olmalı diye düşünüyoruz.

Facebook platformunda yer alan yeni nesil zamane şeyhlerinden TV çıktıkları için seslerinin çok çıktığını ve bundan dolayı da kendilerinin halkın sesi olduğunu zannedenlerin durumu ise hayli trajik hale gelmiştir.

Türkiye 1930’larda tek parti hükümetinin devletçilik uygulaması ile dini hayat konusunda çok acı tecrübeler yaşadı.

Özellikle 1930 ile 1950 yılları arasında koyu devletçilik uygulaması Müslümanları ezip geçmişti. Ama insan bu günkü Facebook Müslümanlarını görünce iyi ki bu günkü Müslümanların eline o günkü imkânlar verilmedi veya o günlerde bu Müslümanlar işbaşında değillerdi demekten kendini alamıyor.

Çünkü bu günkü Facebook Müslümanlarının kardeşlerim dediği Müslümanların siyasi ve ekonomik özgürlüğünü savunmasının tek nedeni hayatını idame ettirecek kadar özgürlük tanıdığı Müslümanları sömürmeye devam etmek içindir.

Aslında Facebook Müslümanlarının bu günkü durumu tam anlamı ile bir liberal ikiyüzlülüktür.

Ama bunu Facebook Müslümanlığı ile gayet güzel kamufle etmesini bilmektedirler.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Süleyman Küçük Arşivi
SON YAZILAR