Eski yöneticiden  transfer açıklaması

Eski yöneticiden transfer açıklaması

Atiker Konyaspor’un bir önceki yönetimde Başkan Yardımcılığı görevini yürüten Celalettin Çakıcı özellikle 2017-18 sezonu başında ve ortasında yapılan transferlerle ilgili kamuoyunu bilgilendirmek adına bir açıklama yaptı.

 

Atiker Konyaspor’da geçmiş dönemde başkan yardımcılığı görevini yürüten Celalettin Çakıcı geçtiğimiz sezon yaşanan transfer olayları ile ilgili geniş kapsamlı bir açıklama yaptı

Çakıcı, dönemin teknik direktörü Mustafa Reşit Akçay’ın Riad Bajic’le ilgili olarak “Benim istediğim tipte santrafor değil” şeklinde rapor verdiğini bu raporun ardından menajerler vasıtasıyla İtalya Serie A Takımlarından Udinesse Kulübü ile temasa geçildiğini söyledi. 20 gün mesai harcayarak transferin gerçekleştiğini ifade eden Çakıcı bu süre içinde rakamı 5,4 Milyon€ ya çıkarttıklarını ve Bajic’in sonraki satışına %10 bonus maddesi eklettiğini ve transferin dayanışma ile futbolcuya ödenen rakamlar düştükten sonra net 4.680.000 Euro’ya gerçekleştiğini belirtti.

Sezon başı yapılan Kaleci Patrick, Eren Albayrak ve Moke transferlerinde 20 maç Lig’de ilk 11’de oynama maddesi konulmasını şart koştuğunu söyleyen Celalettin Çakıcı bu maddeden dolayı kulübün sözleşmelerde fesih hakkını kullandığını ve ciddi anlamda zarardan kurtulduğunu belirtti.
Bununla birlikte 2 yıllık 1,100 bin € sözleşmesi bulunan Hora’yı dönemin Başkanı ve sportif direktörü 300 bin eurosunu kulübün karşılama şartı ile İsrail kulübü ile anlaşmaya gönderdiğini ancak kendisinin araya girip bu transfere engel olduğunu ve Akhisar’ın oyuncuya talip olmasını sağlayarak oyuncu ve menajeri ile karşılıklı fesih konusunda anlaşarak kulübü yaklaşık 900 bin € zarardan kurtardığının altını çizdi.

Devre arası transferin son günlerinde yönetim ve şehrin önde gelenleri tarafından görevlendirilip Eto ve Volkan şen transferini son gün Lig’de kalma adına proje transferi olarak gerçekleştiğini belirtti

Devre arası transferleri içinde Orkan Çınar’ın sözleşmesinde 10 maç 45 dakika oynama maddesi bulunuyordu.ilerleyen haftalarda orkan’nın süre alamadığından dolayı Mevcut ortamda bu konu kulübü zorlayacak vaziyetteydi. İkili temaslarım neticesinde 500 bin € ceza maddesini kalkmasını sağladığını ifade eden dönemin Başkan Yardımcısı Celalettin Çakıcı “Son 12 haftada futbol şubesinin başına geldim. Sergen Hoca ve ekibi ile birlikte takımda iç huzuru sağlayarak Bu süre içinde takımın ligde kalması için yoğun mesai harcadık ve çok şükür emeklerimizin karşılığını aldık” şeklinde konuştu.
Dönemin sportif direktörü Bülent Akın’ın göreve gelmesine ve yapılan hatalı transferlere başından itibaren karşı çıktığını ve başarısız sonuçların ardından direnç gösterilmesine rağmen bir an önce gönderilmesi için mücadele ettiğini ve sonucunda sportif direktörle yolların ayrıldığını söyleyen Celalettin Çakıcı bu gelişme sonrasında Bülent Akın’ın kendisi hakkında iftira atarak ve hedef şaşırtarak yaptığı yanlışları kapatma yolunu gittiğini ve Bülent Akın’la ortak hareket eden dönemin başkanı ve kulüpten gerek reklam konusunda, gerek store konusunda menfaat sağlayan birkaç yöneticinin bu durum işine geldiğini vurguladı.
Çakıcı “Bizim Konyaspor camiasında yıpratılmamız onların daha rahat hareket etmesini sağladı. Herkes benimle uğraşırken bu işlerine geldi ve bundan faydalandılar. Oysa sadece benim yaptığım hamleler nedeniyle kulübümüzün 15 milyon TL’si kasamızda kaldı. Bu gerçeği kimsenin inkâr etmesi mümkün değildir.
Mevcut kayıtlarda da Başkan Hilmi Kulluk ve yönetimi bunu görmüş ve teyit etmiştir.
Öte yandan Eze konusunda ısrarla kiralık alınması gerektiğini ifade etmeme rağmen nedendir bilinmez bonservis bedeli ödeyip üstüne 3 yıllık anlaşma yaptılar Bununla ilgili yazışmalar hala bende mevcut.
Malick Evouna transferine başından itibaren karşı çıktım. Hatta 2,500 Milyon Euro bonservis ödenmesine engel oldum. Transfer çıkmaza girince kiralık olarak kulübe gelmesini gündeme getirdiler. Herkes hatırlayacaktır,Uzun süre Malick Konya’da bir otelde kalmış ve imzası günler sonra gerçekleşmişti. Kısacası transfer döneminde sportif direktörün faaliyetleri ve onu koruyup kollayan hamilik yapanlarla büyük tartışmalar yaşadık. Biz kulübümüzün menfaatlerini göz önüne alarak birçok konuda bu arkadaşların yoluna engeller koyduk ama kimi zaman bunu ne yazık ki başaramadık ve istedikleri gibi istedikleri şartlarda bazı oyuncuları transfer ettirmeyi başardılar.
Manyama transferine UEFA listesine kayıt tarihi geçtiği için ısrarla karşı çıkmamıza rağmen kabul görmedi.
Takımın ligde kalmasının ardından daha önce de deklere ettiğim üzere yönetimin kararını beklemeden görevimi tamamlayıp istifa ettim.
Daha sonra mevcut Başkan Hilmi Kulluk ve yönetimi ile geçmiş dönem çalışmaları hakkında yaptığımız görüşmelerde, önceki dönemlerde yapılan icraatları karalamak ve yargılamak gibi niyetleri olmadığını kulübe iki kupa kazandıran yönetimde doğru ve camianın menfaatine uygun işler yapan yöneticilerin olduğunu, bunun diğerlerinden muhakkak ayrılması gerektiğini ifade ederek, bir dönemin icraatlarının ve yöneticilerinin tümden görmezden gelinmesinin ve yargılanmasının doğru olmadığını belirtmişlerdir. Kendilerine Teşekkür ederim.
Bu bağlamda görev aldığım süre içinde kulübün menfaatlerini Birkaç arkadaşımla birlikte sonuna kadar savunduğumu gönül rahatlığıyla ifade ediyorum” şeklinde konuştu.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum