Ders kitapları Batı endeksli!

Ders kitapları Batı endeksli!

Eğitimci Nizamettin Kars, “İlköğretimdeki ders müfredatları ve ders konuları batı endeksli yapılıyor. Kitaplarda Hıristiyan propagandası yapılıyor. Kitaplardaki konularda, Avrupa ve Hıristiyanlık övülürken, İslam saf dışı kalıyor” dedi.

Şuurlu Öğretmenler Derneği (ÖĞ-DER) Konya Şubesi tarafından organize edilen “Konya Eğitim Şurası” dün gerçekleşen 4 oturumla sona erdi. 2 gün boyunca alanında uzman akademisyenler, “Önce Ahlak ve Maneviyat” sloganıyla katılımcılara önemli bilgiler verdi.

“Ders Müfredatları ve Ders Kitapları” konulu şuranın 2. oturumu eğitimci Musa Akince’nin başkanlığında başladı. Oturumun ilk sunumunu gerçekleştiren eğitimci Barış Çağlayan Çakır, ilk olarak ders müfredatlarının tarihi hakkında bilgi verdi. Cumhuriyet döneminde ilk eğitim müfredatının 1926 yılında başladığını söyledi. Bu müfredatın oldukça kapsamlı olduğunu ifade eden Çakır, derslerde genellikle Cumhuriyet’in ağırlıkla işlenildiğini belirtti.

4+4+4 SİSTEMİ DE TUTMADI

1936 yılındaki müfredatta ise ağırlık olarak inkılaplara yer verildiğini ifade eden Çakır, “1968 yılında ise 1, 2 ve 3’üncü sınıflarda toplum eğitim sistemi 4 ve 5’inci sınıflarda da uygulamaya geçilmiştir. 1980’li yıllarda ise üniversiteler ile işbirliğine gidilerek ortak çalışmalar yapılmıştır 1990’lı yıllarda dersler 8 yıllık eğitime göre bütün olarak ele alınmıştır. 1996 yılında da kesintisiz 8 yıllık eğitim mecburi kılınmıştır. 2010 yılında ise ‘Eğitimde 2023 vizyonu’ kapsamında 4+4+4 eğitim sistemi gelerek 12 yıllık eğitim zorunlu hale getirilmiştir. Bu öğrencinin liseden mezun olduktan sonra kendini kişisel aalanda geliştirememesine neden olmuştur. Artık öğrenci liseden sonra ilgi ve becerilerine yönelik işlere adım atmakta zorlanmaktadır. Çünkü eğitim sistemi öğrencinin ilgi ve yeteneğine göre ayarlanmamıştır” dedi.

BAŞÖRTÜSÜ KİTAPLARDA YOK

Eğitimdeki en büyük temek sorunun ise Türk toplumun ihtiyaçlarının bu eğitim sisteminde yer almamasından kaynaklandığını işaret eden Çakır, “Bazı güzel düzeltmeler oldu. Baş örtüsü yasağı kalktı. Öğretmenler artık okula baş örtüsü takarak gidebiliyor. Öğrenciler de 5. Sınıftan itibaren baş örtüsü takabiliyor. Bu güzel gelişmelere rağmen ders kitaplarında baş örtüsü yasağı devam ediyor. İlköğretim kitaplarında baş örtülü kadın resmi bir elinm parmağını geçmez. Baş örtülü fotoğrafların da sadece yaşlılarda olması düşündürücüdür. Bunun altını çizmek gerekiyor. Ders kitaplarında bayramlarla ilgili konularda çarpıtılıyor. Ramazan Bayramı şeker bayramı olarak adlandırılıyor. Osmanlı kültürünü anlatan konuların fotoğrafları da yabancı ressamların çizimlerine ait. Yani kültürümüzü batının gözüyle bakıyoruz” diye konuştu.

KİTAPLAR BATI KÜLTÜRÜNÜ YANSITIYOR

Eğitimci Nizamettin Kars ise 1924 yılında John Dewey’in Türkiye’ye getirildiğini ve 1928 yılında da latin harflerine geçildiğini söyledi. Bu yıldan sonra ise İslam’ın uzaklaştırılmaya çalışıldığını belirten Kars, “27 Aralık 1949 yılında da eğitim sistemimiz ABD’ye bırakılıyor. Şimdi ise AB süreci var. AB’deki hedef; AB ülkeleri arasında işbirliği ve dayanışmayı gerçekleştirmektir. Bu bakımdan ders kitaplarımız AB’ye çok yakındır. Konuları anlatan fotoğraflar yabancı kaynaklıdır. Genellikle fare ve cadı verilir. Fare Yahudileri temsil eder. Kedi de Nazileri. Dikkat edin her zaman fareler kazanır. Aynı şekilde derslerdeki metinler ve gezi yazıları her zaman Avrupalı yazarlara aittir. 2014-2015 yılında bunlar biraz kalktı ama Mason Yazar Hasan Ali Yücel’e ağırlık verildi. Sosyal bilgiler kitaplarında eğlence deyince aklımıza sahil ve doğum günü geliyor. Artık doğum günü kutlanmayan bir çocuk yeni yaşına girmediğini söylüyor. Ülkemizin ekseni bellidir. Artık bunlara son verilmelidir” ifadelerini kullandı.

MEHMET AKİF SÜTÇÜ merhabahaber.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.