Bir haftadır gazetelerin 1. sayfaları “terör” ve “kaybolan canlarımız”dan başka bir şey yazmadı neredeyse… Geçen hafta neredeyse her gün 1’er şehit düştü Konyamıza. En çok baba ocaklarına düştü ateş, bizim yüreğimiz yandı sadece…

**

Güvendiğimiz ABD ve Batı zihniyeti bizi yarı yolda bıraktı. Çözüm süreci diye başlatılan rüyadan uyanıp gerçekleri yeni yeni görüyoruz. Çözüm sürecinde ‘emir var göz yumacağız’ dediğimiz için bugün polis-asker haftalarca bir mahalleye giremiyor. Dün şölenle karşılanıp karınlarını doyurduğumuz ardından sınırdan uğurladığımız PYD’ye karşı ‘Obüs’lerle bombardıman yapıyoruz…

**

Millet o kadar koyun yerine konuluyor ki… Şu akan kanın içerisinde dahi nasıl reklam yaparım diye hareket ediliyor. Her gün manşetlerde ‘Obüsler’ var. Savaştan daha önemli bu konu. Türkiye cumhuriyetinin ‘obüs’leri varmış. Kendisi yapmış… Bunlar sunuluyor halka.

**

Bir de ‘oluk oluk kan aksa ben eğlenmeme bakarım’ diyen bir anlayış var. 10’larca kişi canını yitiriyor akşamında ne idüğü belirsiz yarışmalar ve eğlenceler ekranları işgal etmeye devam ediyor… Sinir uçları alınmış bir toplum haline getirildik.

**

Konya’da da bir firma ürününün tanıtımı için şehre, şehit kanı akmasa da getirilmeyecek bir kadın şarkıcıyı getiriyor. Akan kan mı? Umurlarında değil. Biz paramıza bakarız, işimiz görülsün…

**

Bu kokuşmuş zihniyete kalemler tüketsek de boş!

İSLAM BİZİ BİRARADA TUTAR

Rahmetli Erbakan Hoca’nın eski bir zamanda yaptığı ama aslında hiçbir şeyin değişmediğini gösteren konuşmasından bir alıntı: “Çocuklarımıza helali haramı, dünyayı âhireti öğretmemiz lazım. Bunları öğretmeden anarşiyi önlemenin çaresi yok. Gelin bir kardeşimiz bu karışıklıklar yüzünden can yitirmeden dedelerimizin sarıldığı sağlam yolu görelim. Sağlam yola sarılalım.

**

1400 yıl biz tek bir vücut halindeydik. Birbirimize siper olduk. Çünkü bizi Müslüman kardeşliği birbirimize bağlıyordu. Bu politikadan vazgeçilip, materyalist ırkçı politikalara dönüldüğü için ülkemiz felaketin içerisindedir.  

**

Çare biran evvel şahsiyetli bir dış politikaya dönmek, dışişlerinin önemini kavramak ve de İslam Birliği'ni kurmaktır.”