Nurten Selma Çevikoğlu

Nurten Selma Çevikoğlu

Denge Sâhibi Olma-1-

Denge Sâhibi Olma-1-

İnsan yaşadığı hayatta imtihan süreci doğrultusunda birçok hâdiseyle karşılaşabiliyor. Bunların bâzıları elde olmadan âniden şok sayılabilecek kabilinden gerçekten insanın baş etmesi zor acılar olabiliyor. Bir de bunların dışında kişinin kendisinin sebep olduğu dengesiz davranışlardan kaynaklanan insan için problem, dert ve sıkıntı teşkil edebilecek durumlar olabiliyor. Bunlar kişinin aşırı isteklerinden, haddi aşan tavırlarından hâsıl olan davranışlarından kaynaklanabilir ki zâten çeşitli imtihanlarla dolu olan hayat serüveninde bunlardan dolayı boştan yere insanın dengesi sarsılabilir. Daha açıkçası kişinin kendisinin icra ettiği dengesiz tavırlar, onun yaşam dengesini bozabilir. Oysaki mümin kişi dengeli tavırlar sergileyen, davranışlarıyla toplumun dengesini sarsmayan kişidir.
Şurası bir gerçek ki, insanın başına gelen problem ve sıkıntıların birçoğu kendi elleriyle, kendi kusurlarından dolayı başına gelir. Bunu teyit eden pek çok âyeti kerime vardır: “Başınıza gelen herhangi bir musibet kendi ellerinizin yaptığı işler yüzündendir. Allah hatâlarınızın birçoğunu da affeder.” (1) Buyrulur. İnsan kendi yaptığı dengesiz davranışlara baksa hayâtındaki olumsuzlukların pek çoğunda, kendi kusur ve noksanlıklarını görebilecektir.
Maalesef insan birçok hususta aşırıya kaçıp haddi aşarak âdeta hayâtı kendi kendine zehir eder. Mesela kişi haddi aşan istekleri yüzünden eşiyle geçimsiz olabiliyor halbuki kişi o an vâr olan geçim şartlarına şükrederek duâya yönelse belki o istenmeyen haller yaşanmayacaktır. Fakülte kazanamayan çocuğuna, dengesini bozacak tarzda yüklenip olmadı diye kendisinin de çocuğun da hayâtına karartacak şekilde davranan kişiler aşırı üzüntüye düşebiliyorlar. Sanki üzülünce, istenen geri gelecektir. Üzülmek başarıyı geri getirmez. Başka bir örnek, kişi ola ki ticâret hayâtında bir zarara uğradı, aman Allâh’ım âdeta dünya insanın başına yıkılıyor, ne yapalım! Hayat varlıklıyken güzelken varlıksızken güzel değil mi? İmtihan dünyâsında insan hayâtı boyunca değişik şeylerle deneniyor.
İnsanın başına dünyânın bin bir çeşit hâlinden istenmeyen üç beşi gelebiliyor, aşırı üzülmek insanın dengesini bozuyor. Evi yok, arabası yok, makâmı yok diye kişilerin sergilediği aşırı dengesiz tavırlar ancak insanın fiziksel yapısını bozar. Aşırı şikâyetlenmeler, insanın ruhsal ve psikolojik dengesini alt üst eder. Farz edelim bir ölüm hâdisesi oldu, kabullenme psikolojisi mümin kişiye yaraşırken, insanın haddi aşan dövünmeleri, kendini paralayacak derecede ortaya koyduğu dengesiz, kabullenmez tavırları ile hem kendi sağlığını tehlikeye atar hem de çevresindekilerin dengesini bozar. Misalleri çoğaltmak mümkün! İnanan kişi denge insanı olmalıdır. Vâki olan şeye ne aşırı üzülmeli ne aşırı sevinmeli inanan kişi ikisi arası mûtedil bir hayat çizgisi izlemeli.
Ancak çok sık değişen şartlara uyum sağlamak, kişilerde bâzı çatışmalar meydana getirebiliyor. Şüphesiz bu durum insanın ruh hâlini etkileyerek dengesini bozuyor. Kişisel cihetle denge bozulurken toplumsal olarak da sosyal dengenin bozulduğunu görmek mümkün! Hatta bugün dünyânın dengesi insanlar tarafından bozulmuştur. Halbuki Allah Teâlâ: “Göğü Allah yükseltti ve mîzanı (dengeyi) O koydu. Sakın dengeyi bozmayın.” (2) diye insanları uyarmıştır. Dengenin sekteye uğramasında hayatlara korkunç derecede hâkim olan israf ve insanın her konuda haddi aşan tutumları en önemli etkendir. Meselâ; bunlar ozon tabakasının delinmesi, suyun israf boyutunda kullanılması neticesinde oluşan kuraklık (rahmetsizlik), iklim değişiklikleri, küresel ısınma gibi dünyânın dengesini alt üst edecek negatif gelişmelerdir. Bütün bunlar insanoğlunun yaptığı dengesiz yaşam tahribatlarıdır. Hiç şüphesiz kötülükler bizden, iyilikler ise yüce Yaratıcı’dandır. Huzurlu bir dünya hayâtı, ‘insana en mükemmel yaşam biçimini sunan İslam’ ile mümkündür.
Dengeli bir hayat yaşama niyâzıyla…
--------------
1- Şûra, 30
2- A’raf, 31

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nurten Selma Çevikoğlu Arşivi
SON YAZILAR