Nurten Selma Çevikoğlu

Nurten Selma Çevikoğlu

Çileler ve Hayat

Çileler ve Hayat

Herhangi bir isteğimizin gerçekleşmemesi ya da yapmayı tasarladığımız şeylerin olmaması hâlinde veya önümüze engeller konması durumunda kişiye yakışan bunlardan kaçıp kurtulmak değildir. Zira bu engelleri Cenâb-ı Hak oluşturmuştur. Bu engeller, problemler âdeta ‘Sevgili’ tarafından kişiye sunulmuş hediyelerdir. Dolayısıyla onlar kötü ve çirkin değildir bilakis kişi için iyi ve güzel şeylerdir. İnsanın gâyesi ve hedefi bu engellerden kurtulup bir kenara çekilmek değildir. Kişinin imânıyla devamlı çırpınma ve didinmesi, onun insanlığı ve kişiliğini ilerletmesi için sarf edilen gayretlerdir.
Felâket ve buhranlı anlarda din ve iman kuvveti kişi için elzemdir. Hayatta bâzen öyle hâdiseler olur ki, bu hâdiseler karşısında insan müthiş bir fırtınaya tutulmuş vapur gibi ızdırap dalgaları arasında çalkalanıp durur. Nasıl vapurun kaptanı vapuru ve içindekileri selâmet sâhillerine çıkarabilecek mercî ise imanda kişiyi sıkıntıdan selâmet sâkinliğine çıkaracak yegâne güçtür.
Dünyâdaki hayat yolculuğunda insanın başına gelen tüm hâdiseler yalnızca imtihan tecellilerinden ibârettir. Çile ve ızdıraplarda nice ilâhî ihsanlar bulunur. Her bir çilede nice hikmet ve güzellikler vardır. Çilelerle terbiye edilmek yüksek bir ruh geliştirme yöntemidir. Hayâtı ciddi anlamda yaşamak kalbî olgunluk ister. Çilelerle insanın rûhu gelişir, olgunlaşır. Rûhi olgunluk kazanan, ilâhi güzellikleri temsil liyâkatına erişir ve kâmil bir iman sergiler. Pek tabi ki zayıf bir imanla bu güzelliklere erişilemez.
İnanan insan bir sıkıntı ve problemle yüz yüze geldiğinde görünen sebeplerin hepsini bir kenara atarak meseleyi yalnızca Rabb’isine havâle eder. Bu hal kişinin kalbine sükûnet ve rahatlık verir. Kişi çâresizliğe düşerek olumsuz davranışlara girmez. Zira meselesini O en büyük olana arz etmiştir. Bu bir inceliktir ve bunu kavramak ciddi bir kazançtır. Ayni zamanda bu yollar bütün Allah (c.c) dostlarının tırmanmaya çalıştıkları cennet yolunun basamaklarıdır. Bu yollarda ilerleyen insanların kalbi hayatları gelişir. İnsan ancak iman gücüyle pratik hayâtın getirdiği zorlukları yerine getirerek yaşamını sürdürebilir.
Ancak zayıf imanla problemlerin içinden çıkılamaz. Böylesi kişilerde meseleler problem değilken mesele hâline gelir. Âdeta ‘incir çekirdeğini doldurmayan’ küçük şeyler, zayıf imanlı kişilerin en büyük derdi olur. İçindeki şeytanın menfi sesi küçücük basit şeyleri onun gözünde büyütür, büyütür kocaman bir problem olarak önünde koyar. Büyük derdi olanlar ise bir türlü işin içinden çıkamazlar bâzen de çirkin ve yanlış davranışlarla hayâtı büsbütün kendileri için çekilmez hâle getirebilirler. Bu durumlara kişinin kendi nefsi istek ve arzuları sebebiyet verir. İnsanlar kendi kendilerini dinlediklerinde çoğunlukla nefsi davranarak bencilleşir ve hep kendi hânesine artı katan davranışlara yönelirler. Bunun neticesinde kişi hem kendine hem de etrâfına zarar verebilir, kötü davranışlar işleyebilir. İnanan kişi yaptığı her hareketi düşünerek yapmalı bu arada da vicdânının sesine kulak vermelidir ki başkasının hukûkuna zarar vermesin. Bu da ancak kuvvetli bir imanla sağlanabilir.
İman etmek, nefsin otoritesine boyun eğmek değil Allah Teâlâ’nın otoritesine girmek demektir. İman etmek Cenâb-ı Hakk’a itaati ve teslimiyeti gerektirir. Kutsal kitâbımızda; “İnsanlar ‘iman ettik’ demekle bir imtihana çekilmeden bırakılıvereceklerini mi zannediyorlar?” (1) Buyuruluyor. İman etmek dünyânın içindeki bütün güzelliklere bedeldir. İman eden kişinin de diğer insanlar gibi başına birçok istenmeyen hâdise gelir. Hayat başlı başına bir imtihandır. İman etmek en büyük şereftir. İman eden kişiden güzel davranış tezâhürleri yansır. Çirkin ve kötü davranışlar iman eden kişiye yakışmaz. İman sâdece istek ve temennilerden ibâret değildir. O söz ve davranışlarla isbat ister. Güzel davranışlar güzel bir imânın yansımalarından ibârettir.
Hayat çilelerle de güzeldir dostlar.
-----------------
1- Ankebut, 2

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nurten Selma Çevikoğlu Arşivi
SON YAZILAR