Bölünme katkı sağlayacak

Bölünme katkı sağlayacak

Selçuk Üniversitesi'nin bölünmesinin ülkeye ve şehre önemli katkılar sağlayacağını kaydeden Rektör Prof. Dr. Mustafa Şahin, "Üniversitenin bölünmesini biz istedik. Ülke menfaati, kendi çıkarlarımızdan daha önceliklidir. Olaya bu yönü ile bakmak lazım" ded

Merhaba Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü İbrahim Büyükeken, gazetemiz muhabirlerinden Emre Özgül ve Ali İbileme Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin'i makamında ziyaret ederek, üniversitenin faaliyetleri hakkında bilgiler aldı.  Rektör Şahin, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, Merhaba Gazetesi ekibine teşekkür etti. Selçuk Üniversitesi'nin Türkiye'nin en kalabalık ikincisi üniversitesi olduğunu aktaran Şahin, "Öğrenci sayımız 100 bine ulaştı" dedi. Bu kadar büyüklüğe ve kalabalığa rağmen başarılı faaliyetler yürüttüklerinin altını çizen Şahin, "Başarı sıralamasında Türkiye genelinde 14. sıradayız. 28 bin üniversite içerisinde de dünya sıralaması olarak 700 ile 900 arasında yer alıyoruz. Biz, mevcut sistemi de devam ettirebilirdik.  Üniversite, sanayi ve kamu işbirliği için sürekli toplantılar yapıyoruz. Sanayici ve akademisyenler arasında ciddi bir iletişim kopukluğu var. Öğrencilerin pratik eğitim alması noktasında da bir eksiklik gördük. Biz, bunları gördük. Sanayiye bilimsel destek vermek, daha kaliteli eğitim sunabilmek için Mühendislik, Mimarlık ve Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu'nu sanayi içinde bir alana taşıma kararı aldık. Havaalanının karşısında 730 bin metrekarelik bir alan tahsis edildi. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın bilgisi ve izni ile bu işlem gerçekleşti. Yeni üniversite kurulması kararı bizim talebimiz ile oldu. Yerelin talebi ile de bölünme kararı alındı" dedi.

17-3-028.jpg

BÖLÜNMEYİ SONUNA KADAR DESTEKLİYORUZ

Üniversitelerin bölünmesine çıkan bazı grupların olduğunu ifade eden Rektör Şahin, "Tam tersine bunu biz Selçuk Üniversitesi olarak destekliyoruz. Biz, çok bölündük. Bu bölünmenin memleketin faydasına olacağını biliyoruz" şeklinde konuştu. Burada önemli olanın Selçuk Üniversitesi olmadığını vurgulayan Şahin, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Asıl önemli olan Türkiye ve Konya'nın menfaati. Bölünme şehrin ekonomisine de ciddi katkılar verecek. Bölünmeyi sonuna kadar destekliyoruz. Havaalanının oraya 3 fakültemizi taşıyacağız. Yeniden bir işletme fakültesi, temel bilimlerin eğitiminin verileceği fakülteler kuracağız. Enstitüler kurulacak. 300-350 bin metrekare kapalı alanı olan bin üniversite planlanıyor. Eğitim laboratuvarları sanayinin ihtiyacını karşılayacak olan profesyonellikte kurulacak.  Konya Teknik Üniversitesi'ni kurmaktaki amacımız Konya'ya yeni bir üniversite kazandırmak. Yeni üniversiteyi açmaktaki amaç üzerimizdeki yükü azaltalım anlamına kesinlikle gelmemelidir. Üst düzey bir üniversite kurulsun, büyük teknik üniversite ile rekabet halinde olsun istedik. Normal şartlarda bir üniversite rektörü olarak kendimi düşünsem ya da Selçuk Üniversitesi'ni düşünsem yaptığımız işin hiç akıl kârı bir iş olmadığını görürüz. Ama biz Konya sanayisini, ülke ekonomisini düşünüyoruz. İlçelerdeki meslek yüksek okulları üniversiteler için aslında birer yüktür. Faydası da var. İlçelerin sosyal, ekonomik ve kültürel hayatlarına katkı sağlıyorlar. Üniversite kimliği açısından bakılınca üniversitemizin sıralamasını aşağıya çekiyor."

BİTİRİLİRSE BU YIL ÖĞRENCİ ALIMI OLACAK

Yeni kurulacak olan Konya Teknik Üniversitesi'nin ne zaman biteceği sorusuna ve bu yıl öğrenci alıp almayacağı konusuna açıklık getiren Prof. Dr. Mustafa Şahin, şunları kaydetti: "Eğer hemen kurulursa bu yıl öğrenci alır. Biz, orası ile ilgili çalışmalara başladık. Zemin etüdünü de tamamladık. Sanayideki araziler çok sağlıklı değil, alanın bütün analizlerini yaptırdık. Proje çalışmasına başladık. İhale süreci devam ediyor. Proje tamamlandığı zaman çok özel bir kaynak bulacağız. Yeni üniversite devlete yük olmayacak. Beyhekim ve Yazır'ın üst kısmındaki araziler Selçuk Üniversitesi'ne ait. Arazilerimizi TOKİ veya belediyelere devrederek elde edilecek gelir ile yeni üniversitenin yapılmasını sağlayacağız. Akademisyen açığımız da yok. Üç üniversiteyi devrederken, ilgili fakültelerin bünyesindeki yaklaşık 450 hocamızı da yeni üniversiteye göndereceğiz. Binalar yapılana kadar öğrenci ve hocalarımız Selçuk Üniversitesi'ndeki eski binalarda eğitim görmeye devam edecek. Binanın bitimi 2-3 yılı bulabilir. İki rektörlük otururuz bir protokol imzalarız. Kendi aramızda pay ederiz. Misafir olarak kampüsümüzde kalırlar. Binaları bitince doğrudan oraya taşınırlar, bu sadece bir fikir. Şu anki rektörlük karşısında Uluslararası İmam Hatip binası vardı. Valilikten burayı talep ettik. İç bakım ve tadilatını yapıp, yeni kurulacak olan üniversiteye bu binayı tahsis edebiliriz. Bir şey yaparken, çok yönlü düşünmek gerekir. Tüm bu aşamalar sağlıklı bir biçimde yürüyor. İnsanlar kendi çıkarlarını hesap ederse veya farklı gerekçeleri ülke menfaatlerinin önüne geçirirlerse bu tarz olaylara karşı çıkmalar olur. Biz, ülkeyi önceliyoruz. Bölünmenin faydalı olacağına inanıyoruz. Elimizdeki en iyi fakülteleri yeni üniversiteye veriyoruz. Kurulduğu günden itibaren dediğim gibi büyük teknik üniversitelerle yarışacak. Yine yeni üniversite alanında sosyal tesisler ve yurtlar yapılacak. Selçuk Üniversitesi kampüsüne metro gelecek. Metro geldikten sonra tramvay hattı sökülecek, sanayiye döşenecek. Ulaşım böyle sağlanacak. Bu konudaki görüşmeler belediyeler ile yapıldı. Onlar da bu işe sıcak bakıyorlar. Birbiri ile bağlantı tüm projeler için yol haritası belirlenmiş durumda."

KENDİ ELEKTRİĞİMİZİ ÜRETİR DURUMA GELDİK

"Herkes ilk 500'e saplanmış durumda. Başta biz de bu sıralamayı çok önemsiyorduk. Selçuk Üniversitesi sıralama olarak çok iyi fakat bundan daha önemli olan hizmetlerimiz var" diyen Şahin, "Ziraat ve Veteriner Fakültesi'ndeki hocalarımızın tamamı sahada. Çiftçi ve besici ile beraberler. Bir üniversitenin asıl başarısı budur. Sanayiciler ile yürüttüğümüz projeler var. Bu hizmetlerimizin hiçbiri başarı sıralamasına dahil edilmiyor" diye konuştu. Başarı sıralamasının temel unsurları hakkında bilgiler veren Şahin, üniversitede yürütülen hizmetler ve yatırımlar ile ilgili son durumu da paylaştı. Şahin,  "En iyi yayını kim yapıyor, en çok atıfı kim alıyor,  en çok bilimsel toplantıya kim katılıyor hususlarını göz önüne alarak belirliyorlar. Türkiye'de bilimsel toplantılara katılma konusunda 3.'yüz. Durumumuz oldukça iyi. Fikir ve patent üretimimiz çok güzel. Öğrenci sayımızın fazla olması başarı sıralamasında bizi geriye iten bir faktör. Ülke ekonomisine verdiğimiz hizmet ve destek üniversite olarak çok fazla. Biz, çetin bir FETÖ mücadelesi geçirdik. 250' ye yakın insan ihraç ettik. Bunun 160'ı hocaydı. 6 ay gibi kısa bir sürede de tüm eksiklikleri kapattık. Yeni hocalar aldık. Bünyemizden 7 tane üniversite kuruldu. Kurulmalar ve bölünmeler sürecinde bünyemizdeki bazı önemli fakültelerin eksildiğini gördük. Bunu düzenleyelim dedik. Eczacılık Fakültesi kurduk. Türkiye'de 33 Eczacılık Fakültesi içinde 9. sıradayız. Kurulduk, ilk yıl öğrenci aldık ve bu sıralamaya girdik. 62 öğrencimiz var. İlahiyat Fakültesi Necmettin Erbakan Üniversitesi'ne geçtiği için İslami İlimler Fakültesi kurduk. 64 İslami İlimler Fakültesi içinde 10. sırada yer alıyoruz. Sivil Havacılık bölümümüz vardı, uzun zamandır öğrenci alımı yapılmıyordu. Eğitimine başladık, geçen yıl öğrenci aldık, bu yıl da öğrenci alacağız. Hemşirelik Fakültesi kurduk. İddialı bir eğitim programımız var. YÖK ile görüşme halindeyiz, Eğitim Fakültesi kurmak için çalışıyoruz. Sıcak bakılıyor. Eğitim Fakülteleri, üniversiteler için hayati öneme sahip. Formasyon eğitimi, bu fakülteler üzerinden yürür. Diğer üniversitelere bu konuda muhtaç durumdaydık. 5 yeni fakülte kurarak, üniversitenin yapısını belli bir düzene oturtacağız. İlaç mükemmeliyet merkezi, otomotiv teknolojisi ile bir merkez, alternatif enerji merkezleri ile ilgili merkez kurduk. Güneş enerji santrali kurduk. Kampüsün elektrik ihtiyacının 3'te birini karşılayacağız, yakında elektrik verilecek. Hastanenin tüm elektrik ihtiyacını elektrik santrali karşılayacak. Yıllardır aynı kampüs hizmet veriyor. Alt yapıya el atılmamıştı. Eğitim ve öğretim olanaklarını güzelleştirmeye çalışıyoruz. Derslik noktasında eksikliklerimiz vardı kapattık. İlçelerimizde eksiklikler vardı, hallettik. Dünyanın 4 bir tarafındaki üniversitelerle işbirliği imzalıyoruz" açıklamalarında bulundu.

TIP FAKÜLTESİNE EK HİZMET BİNASI YAPIYORUZ

Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne ek hizmet binası kazandıracaklarının da müjdesini veren Şahin, şu ifadelere yer verdi: "150 yataklı yeni bina yapacağız. Selçuklu Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, çok destek verdi. Mehmet Ali Atiker önemli katkılar verdi. Devlete tek kuruş para harcamadan yeni bir hastane bloku yapacağız. Sağlık turizmine yönelik bir bina olacak. Şuan hastanemizin mevcut yatak sayısı 900. Yeni bina ile birlikte bini aşacağız. Ek binada ameliyathaneler, yanık merkezi, yara tedavi merkezi ve suit odaları olacak. Bir ülkenin devlet başkanının veya yöneticisinin tedavisinin yapılacağı bir alt yapıya göre inşa edilecek. Çevre illerden hastanemize gelen hastalar var. Yüzde 92 doluluk ile hizmet veriyoruz. Bu oran, bir hastane için çok büyük başarı. Yoğun talep var, hekim kadromuzu da genişletiyoruz."

SİYASET HER ZAMAN BENİ KORKUTMUŞTUR

Kendisinin maymun iştahlı bir şahsiyet olmadığını aktaran Şahin, "Her yere gireyim gibi bir düşüncem yok" dedi. Tek amacının yaptığı işte en iyisi olabilmek olduğuna dikkat çeken Şahin, "Bizim bir sorumluluğumuz var. Hem rektörüm, hem de cerrahım. Önemli bir görev yürütüyorum. Siyaset, başından beri beni hep korkutmuştur. Siyaset yapmak zordur hele bu ülkede siyaset yapmak daha da zordur. Her türlü saldırıya maruz kalınabilir. O kadar çaba sarfedip de elimin boş kalmasını istemem. Bu ifadem yanlış anlaşılmasın. Hizmet üretme noktasında elimin boş kalmasını istemem. Siyasette 10 iş yaparsınız, bir tanesini yapmadığınızda sizden kötüsü yoktur. Sağlıkta durum böyle değil. Yaptığınız bir ameliyatta iyileşen bir hasta bile size ömrünün sonuna kadar dua edebilir. Bunun manevi tatmini çok daha yüksek. Yarın farklı bir durum da ortaya çıkabilir. O zaman da 'Hoca bugün farklı söylüyor yarın başka bir şey söyledi' gibi bir ikilem oluşmaması için söyleme gereği duydum. Önemli olan bize verilen görevdir" şeklinde konuştu.

SOSYAL MEDYADA AKTİF OLDUĞUM DOĞRU

Öğrencilerin bu ülkenin en büyük beşeri sermayesi ve yarını olduğunu da hatırlatan Prof.Dr. Şahin, sosyal medya üzerinde yaptığı etkileşim ile ilgili sorulan soruya da cevap verdi. Öğrencileri doğruya yönlendirebilmek için onlara dokunmak gerektiğini anlatan Şahin, "Sosyal medya da bu konuda bize ciddi anlamda aracı oldu. Memnunum. Zaman zaman üzücü mesajlar ve yaklaşımlar olabiliyor. Bunların hepsi insanlık halidir. Hayatın doğal akışı içinde olabilecek şeylerdir. Çok takılmıyoruz. Araç ile seyahat yaptığım zaman genellikle telefona bakıyorum. O zaman gelen twıtlere bakma fırsatım oluyor. Gelen talepleri dikkate alıyoruz, ilgili birimlere yönlendiriyoruz. Yazılanlar aynı zamanda sahadan bize önemli bilgi akışı da sağlıyor" dedi.

EMRE ÖZGÜL merhabahaber.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum