‘Bizim adetimiz değil’

‘Bizim adetimiz değil’

İslam'da yeri olmayan 14 Şubat Sevgililer Günü yaklaşırken mağazalarda o güne özel indirimler yapılmaya başlandı. Yrd. Doç. Dr. Ali Dadan, “Avrupa'da ne varsa kendimize göre uyarlıyoruz. Kendimiz olmamız adına böyle günlerden uzak durmalıyız” dedi

Kültürümüzde yeri olmayan sevgililer günü batılılaşmanın etkisiyle Konya'yı da etkisi altına aldı.  sevgililer günü, Noel ve anne-babalar Günü gibi özel günler vatandaşı alışverişe zorlayarak tüketim toplumuna sürüklüyor. Yeterince pahalı ve gösterişli bir hediye almamaları durumunda yeterince iyi bir baba, sevgili ya da arkadaş olmadığı yanılgısı da oluşturuluyor.  Bu yanılgıya bağlı olarak insanlar, zaman zaman, maddi gelirlerini göz ardı ederek lüks ürünlere de yöneliyor. Lüks ürünlere yönelen vatandaş ödeme zorluğu yaşıyor. Birçok vatandaş ise icralık olabiliyor. sevgililer günü, Noel ve anne-babalar Günü gibi özel günler vatandaşı alışverişe zorlayarak tüketim toplumuna sürüklüyor. Yeterince pahalı ve gösterişli bir hediye almamaları durumunda yeterince iyi bir baba, sevgili ya da arkadaş olmadığı yanılgısı da oluşturuluyor.  Bu yanılgıya bağlı olarak insanlar, zaman zaman, maddi gelirlerini göz ardı ederek lüks ürünlere yöneliyor.

VATANDAŞA TEK HÜCRELİ MUAMELESİ!

Konya’da otobüs duraklarında ve biboardlarda bulunan ‘sevgililer günü’ reklamı vatandaşların tepkisini çekti. Bir tuhafiye firmasının reklamında sevgililer gününde hediye almayan insanlar ‘tek hücreli’ olarak nitelendirilerek açık bir şekilde hakaret ediliyor. “Tek hücreliler bile ondan daha romantik” ifadesi ile başlayan reklamda, “Tersini kanıtla, sevgililer günü hediyeni al” deniliyor. Böyle bir reklama yetkili kurumların neden duyarsız kaldığı ise merak konusu. Vatandaşlar değerlerini koruyan insanlara yapılan bu hakaretin cezasız kalmaması gerektiğini ifade etti.

Tüketiciler Birliği Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Dinç, bu günleri alışveriş merkezlerinin desteklediğini belirterek, birçok mağazanın lüks ürünlerde 36 aya kadar bile taksit imkanı sunduğunu söyledi. Henüz taksitlerin bitmeden, 1 yıl sonraki Sevgililer Günü'nün geldiğini aktaran Dinç, “Bugünde özellikle tek taş gibi pahalı hediyelerin alınması ön plana çıkıyor. Özel günlerde de  en çok tercih edilen ürünlerin fiyatı yükseliyor. Çiftler bunlara dikkat etmeli” diye konuştu.

DAR GELİRLİ AİLEYİ ZORLUYOR

Harcamaları arttırmaya yönelik kampanyaların da yapıldığına dikkat çeken Dinç, “İnsanlar illa bugün hediye alacaksa küçük bir çiçekle bunu bildirebilir. Sevgililer Günü dolayısıyla yüksek miktarda alışveriş yapmaya gerek yok. Dar gelirli bazı vatandaşlar, kredi kartlarına taksitle gelirlerinin üzerinde alışveriş yapıyor. Çevredekilerin aldığı hediyelerle kendi hediyesi karşılaştırıldığında eziklik yaşamamak için cebinde olmayan parayı kredi kartı vesilesiyle harcıyor.

Gelecek aylarda taksitleri ödeyemediği takdirde sıkıntılar başlıyor. Bir anlık mutluluk için kredi kartıyla alınan hediyenin gelecek aylardaki taksidi ödenemeyince çiftler arasında sıkıntı yaşanmasına neden olabiliyor. Çiftler, 14 Şubat Sevgililer Günü'nde cebinde olmayan parayı harcamamalı” ifadelerini kullandı. Firmaların, Sevgililer Günü öncesi tüketicilerin ilgisini çekmeye dönük çalışmalarını artırdığını söyleyen Dinç, Sevgililer Günü benzeri ithal günlerde cep telefonu, tek taş yüzük gibi daha çok ithal hediyelere yönlendirilerek hem tüketicinin hem de ülke ekonomisinin zora sokulduğunu ileri sürdü.

ASIL İSMİ PAPAZ VALENTİN GÜNÜ

Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd.Doç.Dr. Ali Dadan da, “Sevgililer Günü'nün kimse bize zorla kutlatmıyor. Sevgililer Günü kapitalist sistemin bize getirisidir. Kapitaliste sahip olanlar daha fazla mal veya eşya satabilmek için  bu günleri fırsata çeviriyorlar. Böyle günlerin Hıristiyanlıktan mı ya da Yahudilikten mi geldiğinin pek bir önemi bulunmamaktadır. Bakış açısı kar etmektir. Sevgililer Günü bizim değerlerimize karşı. Sevgililer Günü'nün asıl ismi Papaz Valentin Günü. Tüm dünya ülkeleri bu isimle bu günü kutluyor. Kendimize sahip olmayan değeri şu anda kutluyoruz. Bundan 10-15 yıl önce Sevgililer Günü yoktu. Kimse bilmezdi.  Her millet kendi içerisinde ki değerleriyle var olmalıdır. Bizler Sevgililer Günü'ne karşı değiliz. Karşı olduğumuz şey bu günün kutlanış amacı çok farklı. Avrupa bizim gelenek göreneklerimizi kendilerine göre uyarlamıyor. Ama biz Avrupa'da ne varsa kendimize göre uyarlıyoruz. Avrupa'da Kurban Bayramı'nın kutlandığını hiç duydunuz mu? Kendimiz olmamız adına böyle günlerden uzak durmalıyız”

SEVGİ MADDİYATLA ÖLÇÜLMEZ

Sevginin maddiyatla ölçülmemesi gerektiğini ifade eden Dadan şöyle konuştu: “Sevgi maddiyatla karşılık bulacak bir şey değildir. Hiçbir duygu maddiyatla karşılanmaz. Bir insanın sevdiği insana olan sevgisini hiçbir maddi eşya karşılayamaz. Annenize, babanıza, kardeşinize veya eşinize olan sevginizi göstermek için her defasında maddiyatı daha büyük olan hediye alacaksınız. Bu maddiyatın harcanması kar amacı güden kuruluşları daha çok sevindirecek. Hediye hediyedir. Hz. Peygamber, ‘Bir koyun paçası bile olsa hediyeleşin’ demiştir.  Hediyenin kıymetlisi kıymetsizi yoktur. İnsanlar bireyselliğe doğru itiliyor. İnsanlar bireysellikten sıkıldıkları için böyle günlere tutunuyorlar. Sevgiyi paylaşma özlemini böyle günlerde gidermeye çalışıyoruz.”

KADINLAR MUTSUZ

Konya Anadolu Aile Derneği (ANADER) Yönetim Kurulu Başkanı Fatma Kıvrak ise, “Ülkemizde yaşayan insanlar maalesef böyle günlere itibar ediyor. Kendi değerlerimizle var olmak için çalışmalar yapıyoruz. İnsanlar teveccüh ettiği bu günleri yok saymıyoruz. Böyle günlerde duygusal açlığımızı gidermeye çalışıyoruz. Örneğin Anneler Günü'nde annemizle birlikte olarak o özlemimizi ve duygusal açlığımızı gidermeye çalışıyoruz. Bir gün annemizle olmak yetmez. Onunla aslında her zaman duygu ve fiziksel birlikteliğimiz olmalı.  Gerçek mutluluk adına böyle günler ortaya çıkarılıyor. Gerçek mutluluğu bulan yok. Her gün çiçek alsanız bile yine kadınlar mutsuz. Pahalı hediyeler bile bu günlerde hediyeler edilse bile yine kadınlar mutsuz. Duygu açlığını gideremediği için kadınlar mutsuz. Duygu açlığı maddiyat ile kapatılamaz. Duygu ihtiyacımız duygular ile kapatılır. Duygusal ihtiyacımızı maddiyatla kapatmaya çalışıyoruz. Bu çok büyük bir yanlış” şeklinde konuştu.

AHMET SÜTCÜ merhabahaber.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum