Azınlık ekonomisi!

Özellikle son 1 aydır devam eden döviz kurundaki yükseliş sürüyor. Dolar ve Euro önceki gün tarihi zirveyi gördü. Dolar, 6,23, Euro ise 7 liraya dayandı. Türk lirası ise değer kaybetmeye devam ediyor. Türkiye'deki faizci ve kapitalist ekonomik sistemin değişmesi gerektiğini belirten Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Lütfi Yalman, uluslararası ilişkilerin ve dış politikanın ekonomi üzerinde ne denli bir etkiye sahip olduğunu da aktardı.

İP ABD'NİN ELİNE VERİLDİ

Türkiye'nin güneyinin çok karışık olduğunu kaydeden Yalman, yakın komşular ile ticari bağların iyice koptuğunun altını çizdi. Döviz kurundaki yükselişi değerlendirirken, bu faktörlerin hepsinin bir bütün halinde ele alınmasının önemini vurgulayan Yalman, "Türkiye'de faize ve borca dayalı bir ekonomik sistem var. Üretim ekonomisi şart. Çiftçi, işçi, devlet herkes şikayetçi. Memnun olan kim var? Mutlu bir azınlığın talebi doğrultusunda ve kabadayılıkla ekonomi yürümez. Rahibi bahane ediyorlar. ABD'nin İran talebi var. İran'a Türkiye'nin de ambargo uygulanması isteniyor. Doğalgaz ve petrolümüzü biz İran'dan alıyoruz. Türkiye'nin İran'a ambargo uygulaması demek, kendi kendimizi boğmak demektir. Ortadoğu'da ipler ABD'nin eline verildi" şeklinde konuştu

BOP PLANLARI İŞLİYOR

Irak, Suriye ve Libya başta olmak üzere; çoğu Ortadoğu ülkesinin Türkiye'nin kazanç kapısı olduğuna da dikkat çeken Yalman, bu bölgelerin de karıştığını söyledi. 24 Haziran seçimlerinde havuz medyasının özellikle bazı konularda kendilerine düşmanlık ettiğini ifade eden Yalman, daha sonra şunları kaydetti: "Hükümet açıklama yaptı ve yatırımları durdurma kararı aldı. Biz, seçimler döneminde yatırımların durması gerektiğini aktarmıştık. Seçim döneminde yatırımları durduracağız dediğimiz için tepemize binenler, söylemlerimizi çarpıtanlar ve bizi vatan düşmanı olarak gösterenler; şuan yatırımları durdurma kararı aldı. Niye bizi o zaman dinlemediniz? Niye milletin belini büktükten sonra böyle bir karar aldınız? Kendimizi yine dinletemedik. Kanayan yara artık kangren haline gelmiştir. Ekonomide güçlü olmayanlar, söz sahibi olamaz ve en ufak bir müdahalede bu hale gelir. Vatandaşın daha şahsi borçları yaygınlaşmadı. Asıl sıkıntı o zaman bizi bekliyor. İflaslar yaşanıyor, üzülerek söylüyorum ki önümüzdeki günlerde iflasın boyutları artacak. Büyük Ortadoğu Projesi için ne gerekiyorsa bir bir oluyor."

ABD'NİN KUYRUĞUNA TAKILDILAR

"Türkiye'de tarım ve hayvancılık güçlenmiyor. Et, saman ithal ediliyor. Böyle bir ekonomik politika olamaz" diyen Yalman, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Uruguay ve Paraguay'dan et ithal ediyoruz. El insaf! İstihdam ve üretime ağırlık verilmesi gerekir dedik, bize saldırdılar. Milletin canı alınıyor. Yatırım konusunda öncelikleri dikkate elmak lazım. Bu kadar bilinçsizlik olamaz. Hala Millet Bahçesi yapacağız diyorlar. Millet Bahçesi'nden önemli olan konularımız var. Fabrikaları çoğaltmamız gerekirken, fabrikaları kapatıyoruz. Şeker Fabrikalarını kapatmak ihanetti. Bunun acısını önümüzdeki yıllarda göreceğiz. İşsizlik almış başını gidiyor. Akıl ile hareket etmek gerekir. Biz, hükümete dedik ki 'Deniz bitti, kara gözüküyor. Fabrikaları sattınız, yanlış yaptınız.' Yine dinlemediler ve yine biz haklı çıktık. Şuan bir panik havası var. Hava, kibir ve gururla bu işler yürümez. Şatafatla israf önlenemez. Suriye konusunda hükümete 'Dikkatli olun, buraya 15 dakikada girer 15 yılda çıkamazsınız.' dedik. ABD'nin kuyruğuna takıldılar. Türkiye, ABD'ye mahkum hale geldi. ABD'den ve AB'den bize yar olmaz. Ortadoğu ülkeleri ile işbirliği içine girmeliyiz."

EMRE ÖZGÜL