Av. Aksoy: Gözaltı Süresi Dolan Polisler Zorla Adliyede Tutuldu

Av. Aksoy: Gözaltı Süresi Dolan Polisler Zorla Adliyede Tutuldu

İzmir’de polislere yönelik operasyonda gözaltına alınan 32 polis memuru adliyede ifade veriyor. İlk grup olarak adliyeye getirilen 12 kişinin savcılık ifadesi tamamlandı. Gözaltına alınan polislerin avukatlarından Ali Aksoy, adliyeye getirilen...

İzmir’de polislere yönelik operasyonda gözaltına alınan 32 polis memuru adliyede ifade veriyor. İlk grup olarak adliyeye getirilen 12 kişinin savcılık ifadesi tamamlandı. Gözaltına alınan polislerin avukatlarından Ali Aksoy, adliyeye getirilen polislerden bazılarının gözaltı süresinin dolduğunu, polislerin zorla adliyede tutulduğunu iddia ederek, bununla ilgili cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunduklarını söyledi.

Polislerin ifadelerinin bir kısmına katıldığını aktaran Av. Aksoy, “Müvekkillerimizin ifadelerinin bir kısmına katıldım. Bize savcılıkta sorulan sorularla kollukta yöneltilen soru ve belgeler aynı. Ekstra bir belge ya da delil gösterilmiş değil. Bizim müvekkillerden halen çalışmakta olan kişilerin beyanları üzerine müvekkille aynı evrakta imzası olan mevcut İstihbarat Şube Müdürü Kudret Dikmen’in şüpheli olarak çağrılması gerekirken, üç tane evrakta çağrılması gerekirken o çağrılmamıştır fakat bizim müvekkiller çağrılmıştır. Burada bir ayrımcılık yapılmıştır. Bu ismin, basına da yansıdığı üzere son anda evraklardan çıkarıldığı belli oluyor, çünkü bize gösterilen evrakların bir kısmının paraflarının olmadığı ortaya çıktı. Bu da mevcut Kudret Dikmen’i bu soruşturmadan hariç tutmaya çalışmanın bir çabası.” dedi. Gözaltına alınarak adliyeye getirilen polislerden bazıları hakkında gözaltı süresinin dolduğunu ileri süren Aksoy, “Bizim müvekkillerimizden bir kısmıyla ilgili ek gözaltı süresi alınmadı, yani gözaltı süresi aşılmıştır. Bununla ilgili suç duyurusunda bulunduk.” diye konuştu.

‘ÖRGÜT ÜYESİ DENİLDİ, BELGE VE DELİL YOK’

Gözaltına alınan polislerin, örgüt kurmak ve örgüte üye olmakla itham edildiğini belirten Ali Aksoy, “Müvekkillere savcılığın, gözaltı kararında sunmuş olduğu matbu bir itham var. Bu ithamlara göre işte örgüt kurmak, örgüte üye olmak şeklinde başlayan ifadeler olmasına rağmen bunlarla ilgili herhangi bir delil, belge sunulmamıştır. Bu dahi bu operasyonun, bu soruşturmanın başlıbaşına bir hedef, bir talimatla yapılan bir soruşturma olduğunu göstermektedir. Yani hukukun prensiplerine göre yürüyen bir soruşturma değil, aksine birilerinin talimatıyla yapılmış bir soruşturma olduğunu ortaya koymaktadır. Sabah 06.00’ya kadar müvekkillerin ifadelerinin bitmesine gayret ettik. Adliyeye geldiğimizde savcılık, tek başına ifade almaya gitmektedir. Bunun anlamı şudur, şöyle bir hesap yapılmaktadır; bugünkü hakimin huzuruna çıkarmak yerine, belki yarınki ayarlanan hakimin huzuruna taşımayı da düşünebilirler. Böyle bir hesap içinde olduklarını da düşünüyoruz. Ne olursa olsun bizim sunmuş olduğumuz delil ve belgelere göre şu an müvekkillerimizin basına afişe edilmesi, bu insanların terör gruplarıyla mücadele eden insanlar olduklarını da dikkate aldığımızda sadece bu insanlar mağdur edilmiştir. Terör gruplarına afişe edilmiştir. Hukukun eğer ar damarı çatlamamış ise şu andaki mevcut personelin, delillerin durumuna göre aynı fakülteden biz mezunuz savcı ve hakimlerle, aynı hukuk fakültesini okuduk. Hukuk verilerinden anlayan insanlarız. Ben yıllarca ceza davalarına bakan bir avukatım. Bu çerçevede incelediğimde, bu verilere göre soruşturmayı yürüten hakiminden, savcısından, personeline kadar devletin bu güzide evlatlarından özür dileyerek bırakılması gereken bir dosya.” dedi.

CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.