Atalay'dan Demirtaş'a: Ortadan kayboldu!

Atalay Cizre'de 3 kişinin ölümüne neden olaylarla ilgili Demirtaş'ın açıklamalarını hatırlattı.

Parti Sözcüsü Beşir Atalay Kanal 7 ekranlarında Mehmet Acet'in Başkent Kulisi programında önemli açıklamalarda bulundu. Cizre'de yaşanan olaylara değinen Atalay, çatışmaların arkasında örgütün dağ kadrosunun bulunduğunu söyledi. Cizre'de karışıklık çıkartanların çözüm sürecini hedef aldığını belirten Atalay, hükümetin buna izin vermeyeceğini söyledi.

DEMİRTAŞ ORTALIKTAN KAYBOLDU

Ak Parti sözcüsü Atalay, HPD Eş Başkanı Selahattin Demirtaş'ın yaşananlardan sonra ortalıktan kaybolduğunu söyledi. Atalay, 'Sayın Demirtaş olaylardan sonra ortalıktan kayboldu. 6-7 Ekim olaylarında halka sokağa çıkma çağrısı yapan oydu.' dedi.

CİZRE'DE HER ŞEY KONTROL ALTINDA

Cizre'de PKK-Hüda Par arasında yaşanan çatışmalarda 3 kişi hayatını kaybetmişti. Çatışmalar bitse de ilçede ufak tefek sürtüşmeler ve silah sesleri devam ediyordu. Beşir Atalay, oradaki çatışmanın kontrol altına alındığını söyleyerek ilçedeki gerilimin bittiğini de belirtti.

Konuşmasında paralel yapıdan da bahseden Atalay şunları söyledi:

Paralel yapı ile ilgili mücadelemiz sürüyor. Onların basın anlayışı da yanlış. Adeta bir örgüt gibi. Bir örgüt ve, o örgütün yayın organı. Karşısına almış hükümeti, ne varsa bulurum, dünyaya şikayet edelim. Ben bunu haysiyetli gazetecilik olarak görmüyorum.

Bakın dünyadan hangi eleştiriler geliyorsa hepsi bunların servisiyle oluyor. Lobi çalışması yapıyorlar. Açık açık her şeyiyle Türkiye aleyhine çalışıyorlar ve Türkiye de bunlara bu haliyle de müsaade ediyor.

"PARALEL YAPI ARKAMIZDAN VURDU"

Paralel yapı konusunda Sn. 'Arkamızdan vurulduk' dedi, Sn.Bülent Arınç da katılarak 'evet arkamızdan vurulduk' dedi. Neler söyleyeceksiniz?

Doğru arkamızdan vurulduk. Bir yapının bu kadar adaletsizlikle ilerlemesi mümkün değil.

Düşünün bunlar en fazla diyalog, hoşgörü sözlerini kullananlar, bir bakıyorsunu kin kusan, nefret eden, neredeyse yok edecek, beddua seansları yapan. Hala twitler var bizlerle ilgili. Nefret ve beddualar var. Hoşgörü diyenler bakın ne hale geldi. Bunu insanlar görüyor.

Bir dönüşüm yaşamaları mümkün mü? Emniyette, istihbaratta ne işiniz var siz eğitimle ilgilenin denilip bu alana yönlendirilmeleri mümkün mü?

Bu politikaları asla bir dönüşümü istemeyeceklerini gösteriyor. Bunlar bir cemaat değil, içeri sızmış herkesi dinlemiş birçok yeri ele geçirmiş kişiler. Bunun içinden makul bir dönüşüm çıkmaz. Halkımız da çok etkilendi. Bunların hesabını nasıl verecekler bilmiyorum.