Almanya’daki Türkler Zan Altında Kalmış Olmaktan Rahatsız

Almanya’daki Türkler Zan Altında Kalmış Olmaktan Rahatsız

Almanya’nın Türkiye’yi ve ülkedeki Türk derneklerini 2009 yılından bu yana dinlemesi ve casusluk faaliyetlerinde bulunmasının yankıları devam ediyor. Türk sivil toplum kuruluşları, Berlin'in casusluk faaliyetlerine tepki gösterdi.Almanya...

Almanya’nın Türkiye’yi ve ülkedeki Türk derneklerini 2009 yılından bu yana dinlemesi ve casusluk faaliyetlerinde bulunmasının yankıları devam ediyor. Türk sivil toplum kuruluşları, Berlin'in casusluk faaliyetlerine tepki gösterdi.

Almanya Türk Toplumu Başkanı Safter Çınar, bir taraftan Alman askerleri Türkiye’yi koruma amaçlı olarak bölgede bulunurken diğer taraftan Almanya’nın Türkiye’yi dinlemesinin kabul edilemez olduğunu söyledi.

Safter Çınar, "Ancak biz asıl Almanya içi dinlemelere büyük tepki gösterdik. CDU/CSU parti grubundan federal meclis milletvekili Andreas Schockenhoff bir açıklama yaptı ve 'Almanya’da 3 milyon Türk var. Bunlar terörle ilgili olabilirler, Türkiye hükümetin işlevini yapıyor olabilirler' gibi sözler söyledi". dedi.

Bu ifadelerin kabul edilebilir olmadığının da altını Çizen Safter Çınar, "Tabii ki suç işleyen varsa onların peşinden gidilip takip edilebilir. Ama herkesi zanlı göstermek, töhmet altında bırakmak yanlış. ABD, İkinci Dünya Savaşı'nda 200 bin Japon kökenli Amerikalıyı 'bunlardan bize zarar gelebilir' diye kamplarda toplamıştı. Bu aynı mantık." şeklinde konuştu. Safter Çınar, Almanya Türk Toplumu olarak bu konuda Başbakan Angela Merkel’e bir mektup yazdıklarını ve konuya açıklık getirmesini istediklerini de kaydetti.

"DUYGUSAL KOPMALARA YOL AÇAR"

Berlin Türk Cemaati Başkanı Bekir Yılmaz Almanya’daki Türklerin toptan zan altında bırakılmasının duygusal kopmalara yol açabileceği uyarısında bulundu. Bekir Yılmaz şöyle konuştu: "Her devlet kendi ulusal çıkarlarını korumak için bazı istihbari faaliyetlerde bulunabilir. Bununla birlikte genel olarak Almanya’daki Türk toplumunu Türkiye’deki hükümetin ve siyasetin uzantısı olarak görüp buradaki faaliyetlerin tümünün Almanya için tehlikeli ve problemli görülmesi kabul edilebilir bir şey değildir."

Almanya’daki İslami çatı kuruluşlarını temsil eden Müslümanlar Merkez Konseyi (KRM) Dönem Başkanı Ali Kızılkaya da Almanya’daki Türklerin tümünün zan altında bırakılmasının kabul edilebilir bir şey olmadığını söyledi. Ali Kızılkaya şöyle konuştu: "Toplum karşılıklı güven üzerine kuruludur. Bu tavır ise tamamen güvensizliğin bir ifadesidir. Bu ayrıca birlikte yaşama katkıda bulunmadığı gibi zarar da verecektir. Üzüntü ve endişe verici bir durum."

"HÜKÜMET ONAYI OLMADAN DİNLEME OLMAZ"

Almanya’nın dış istihbarattan sorumlu Bundesnachrichtendienst (BND) teşkilatının eski Başkanı Hans-Georg Wieck ise Türkiye’yi dinleme kararının hükümetten geldiğini, BND’nin tek başına böyle bir karar verme ihtimalinin olmadığını söyledi. Mitteldeutsche Zeitung gazetesine konuşan Wieck, hükümetin neden böyle bir karar aldığı noktasında ise, "Bu konuda muhtemelen Almanya’da yaşayan Türk vatandaşlar ile ilgili belirsizlikler rol oynamış olabilir. Kürtler ve Kürt olmayanlar arasında gerginlikler var. Ben burada böyle bir karar alınmasında iç politika faktörlerinin rol oynamış olabileceğini görüyorum." dedi.

İSTİHBARAT UZMANINA GÖRE, TÜRKİYE'NİN İZLENMESİ SIRADAN BİR MESELE

Barış Araştırmaları Enstitüsü Başkanı (Forschungsinstitut für Friedensforschung) ve istihbarat teşkilatları uzmanı Erich Schmidt-Eenboom ise Alman istihbaratının Türkiye’de dinleme yapmasının sıradan bir mesele olduğunu söyledi. Farklı yayın organlarına konuşan Schmidt-Eenboom, "Dış istihbarat örgütümüz oldukça Türkiye gibi kriz bölgelerinde dahli bulunan ülkelerde de bilgi toplayacaktır." dedi. Schmidt-Eenboom bunun için yeterince sebep bulunduğunu da savunarak şöyle konuştu:

"Türk kuruluşlarının Alman iç politikasına etkisi söz konusudur. PKK ile, uyuşturucu ve insan ticareti ile mücadele söz konusudur. Unutulmamalı ki Türkiye Avrupa Birliğine girmek istemektedir. Bu açıdan da Berlin Türkiye'deki iç politika dengelerini istihbari bilgilerle öğrenmek durumundadır." dedi.

ALMAN BASININDAKİ YANKILAR SÜRÜYOR

Bu arada Alman basını da olayla ilgili yorumlara yer vermeye devam etti.

Berliner Zeitung: Türkiye elimizdeki bilgilerden çekiniyor olabilir

Türk hükümetinin bu konuda çok alttan alması BND’nin elindeki dosyalardan çekindiği anlamına gelebilir. Şu an Ankara’da şu sorular soruluyor olacaktır: BND yolsuzluklar ile ilgili neler biliyor? Alman ajanları devlet makamlarının İŞİD teröristleri ile bağlantısı konusunda hangi bilgilere ulaştı?

Stuttgarter Zeitung: Türkiye’de casusluk için üç sebep

Türkiye’de casusluk yapmak için en az üç sebep var: Almanya’da üç milyon Türkiye kökenli insan var. Bunların ana vatanlarındaki aşırı grupların faaliyetleri Almanya için de bir iç soruna dönüşebilir. İki; Türkiye’nin Irak ve Suriye’ye sınır bölgelerindeki gerginlikler Almanya’nın güvenliğini de ilgilendiriyor, orada askerlerimiz var. Üç; İnsan, uyuşturucu tacirleri ve İslamcı teröristler Türkiye’yi transit ülke olarak kullanıyor.

Nordwest-Zeitung: Türkiye istikrar faktörü değil

Almanya’da yaşayan Türkler faktörü dikkate alındığında Ankara’da neler olup bittiğini bilmek önemli. Bunun dışında Türkiye artık çoktandır Ortadoğu’da bir istikrar faktörü değil. Ankara’da görülen Yeni Osmanlı ve büyük Türkiye hayalleri konusunda Berlin’in bilgi sahibi olmak zorundadır. Kaldı ki Türkiye Avrupa Birliğine üye olmak istemektedir.

Mittelbayerische Zeitung: BND dinlemese görevini yapmamış olabilirdi

Alman istihbaratı Türkiye gibi kriz bölgelerine komşu bir ülkede bilgi toplamasa görevini yapmamış olurdu. Bilgileri şu an kamuoyuna yansıması hoş olmadı. Ama bu kimseyi şaşırtmamalı. İstihbarat görevini yapıyor. CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.