Almanya'daki Türk Dernekleri: Ankara'nın Emir Kulu Değiliz

Almanya’daki Türk sivil toplum kuruluşları (STK) Alman istihbarat kuruluş BND’nin Türkiye ve Almanya’daki Türk kuruluşlarını dinlemesine ortak bir açıklamayla tepki gösterdi. Ortak açıklamada “BND’nin dinlemeleri Türk toplumunda korku ve ret ile karşılanmıştır.” denildi.

Ortak deklarasyonda tüm Türk STK temsilcilerinin Türk hükümetinin “emir kulu”, “uşağı” gibi görülmesine de tepki gösteren STK’lar, “Tüm dernek temsilcilerinin Türk hükümetinin ‘Emir kulu’ olarak görülmesi ve bu nedenle de dinlenmesi ne meşrudur, ne de hukuk devletine uygundur.” ifadelerine yer verildi.

Daha önce ortaya çıkan ABD’nin Almanya’yı, Başbakan Merkel’i dilemesiyle ilgili değerlendirmelerin hatırlatıldığı açıklamada, “Başbakan Angela Merkel şöyle demişti: Dostlar arasında casusluk olmaz. Eğer dostlar arasında dinleme, casusluk olmaz ise, Türk kökenli Alman vatandaşı dernek temsilcileri ne kabul edilecektir?” diye soruldu.

"ASIL AŞIRILAR DİNLENMİŞ OLSA, IRKÇI SUÇLAR ENGELLENMİŞ OLACAKTI"

Almanya’da ırkçı terör sonucu yaşanan acıların hatırlatıldığı bildiride, “Mölln ve Solingen’de Türk kökenliler kundaklama soncu çıkan yangınlarda can verdi. NSU terör hücresi sekiz Türk kökenliyi öldürdü. Sayısız cami ve bina kundaklamaya hedef oldu. Son olarak Berlin Kreuzberg’deki Mevlana Camii. Ama dinlenen Türk dernek temsilcileri, çünkü onlar güya Türk hükümetinin emir kulu. Bunun yerine aşırılar dinlenmiş olsaydı bu suçların birçoğu engellenmiş olacaktı.” yorumunda bulunuldu.

"KÖPRÜLER KURMAYA DEVAM EDECEĞİZ"

Kendilerinin çoğunlukla Alman vatandaşı olduğunu hatırlatan STK temsilcileri, şu ifadeleri kullandı: “Çoğumuz Alman vatandaşıyız. Geçmişte olduğu gibi gelecekte de çoğunluk toplumu ile Türk toplumu ve Türkiye ile Almanya arasında köprüler kurmaya çalışacağız. Bu açıklamayı imzalayanlar Federal Hükümet’ten, hangi Türk dernek temsilcilerinin neden dinlendiğini açıklamasını bekliyor ve istiyor. Ayrıca, Türk kökenli dernek temsilcilerinin gelecekte artık toptan şüpheli muamelesi yapılıp dinlenmeyeceği konusunda inandırıcı ve bağlayıcı bir söz istiyoruz. Bunlar, barış ve güven içinde toplumda birlikte çalışma ve politik olarak da birlikte büyüme ve çoğunluk toplumu ile toplumumuzun özdeşleşmesinin vazgeçilmez koşuludur. Aksi durumda Türk kökenli derneklerin 30 yıldır yoğun şekilde yürüttükleri çalışmalar boşa çıkacaktır.” dedi. CİHAN