Âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamberimiz Sallallahü Aleyhi ve Sellem şöyle buyururlar:

"-Size sımsıkı sarıldığınız takdirde, ebediyen sapmayacağınız apaçık emir olarak iki şey bırakıyorum: Allah’ın Kitabı ve Rasûl’ünün Sünneti." (Muvatta, kitabü’l-kader 3)

Kur’an sapasağlam hayattadır ve onu Allah indirmiş, Allah koruyacaktır:

“Hiç şüphe yok ki, Kur'ân'ı biz indirdik ve muhakkak ki onu, tahrif ile tebdîlden (değişikliğe uğramaktan) biz koruyacağız.” (15 Hicr 9)

 Sataşanlar ise mahvolmuş, mahvolacaktır. Son dönemlerde bunun apaçık örneklerini gördük.

Bir mealcilik akımıyla ne felaketler getirdiler başımıza. Artık herkes Kur’an-ı anlar ve uygular oldu. Fetvalar havada uçuştu. O müthiş âlimlerimizi beğenmez oldular. Sahabe-i Kiramı tenkid edenleri mi ararsınız? Kuş beyni kadar ilmi olmayanlar halbuki bunlar;

Kur’an hafızı, onlarca hocadan ders almış, binlerce hadisi senetleriyle ezberlemiş, bunun için çileler çekip seyahatler etmiş âlimlerimizi yok saydılar. İnanın bu konuya samimiyetle destek verenler bugün ‘yazık ettik’ diye itiraflarda bulunuyorlar. Diğerleri ise kimlerin davulunu çalıyor belli. Kur’an lafızlarının Allah’a ait olup olmayacağı tartışmasına kadar alçaklığa düşenler oldu.

Sünnet O’nun hayata geçirilişi ki, o olmadan Kur’an anlaşılamaz. Namazların rekâtları başta olmak üzere pek çok hüküm, Efendimiz tarafından açıklanmıştır. Allah, Rasûlüne bu gerçekleri lütfetmiştir. O halde bazılarının onlara attığı iftiralar bilin ki, ancak kendilerini yakmış ve yakacaktır.

“O, Allah’ın elçisi Muhammed’dir.”  (48 Fetih 29)

“İman edip salih amellerde bulunanların ve Muhammed'e Rablerinden hak olarak indirilene iman edenlerin ise günahlarını örtüp-bağışlamış ve hallerini düzeltip-ıslah etmiştir.” (47-Muhammed 2)

“Resûlullah’a itaat eden Allah’a itaat etmiş olur, yüz çevirenlere gelince seni onlara bekçi olarak göndermedik.” (4 Nisa 80)

“Kim Allah’a ve elçisine itaat ederse ve Allah’tan korkup sakınırsa işte kurtuluşa ve mutluluğa erenler bunlardır.” (24 Nur 52)

“Allah’a ve elçisine itaat edin ki merhamet olunasınız.” (3 Ali İmran 132)

Daha ne kadar ayet var tabii.

Ne yazık ki Peygamber Efendimize, ‘Peygamber’ diyecek kadar, ‘o da anlar, biz de anlarız’ ifadelerini kullanacak kadar edepsiz ve hayâsızlıklarını sergilediler. Hadisleri yok saydılar ve sünnetsiz bir nesil yetiştirmeye çalıştılar/çalışıyorlar ne acıdır ki!

Pekâlâ! Vahyi alan mı daha iyi anlar yoksa bunlar mı?

Cebrail (as) ile görüşen mi daha iyi anlar bunlar mı?

Hâşâ! Aman ya Rabbi! Neler gördük yıllardır.

Namazı kim tarif etti? Haccı ve diğer pek çok hükmü. Bilelim ki o da hüküm koyucudur Allah’ın izniyle.

Artık öyle liderleri var ki, o ne derse hepsinden daha önemli onlar için. İşte beyni yıkanmış insanlar!

Bütün bunlar gerçekten ne kadar acı!

Kur’an’da mü’minlerin duâsıyla yakaralım Rabbimize:

“Rabbimiz! Bize hidayet verdikten sonra kalplerimizi saptırma; katından bize bir rahmet ihsan et! Şüphesiz ki sen, çok çok bağışlayansın.” (3 Âli İmrân 8)