Akçay: Maden Kazaları Ve Can Kayıplarının Birinci Derece Sorumlusu İktidar

TBMM Maden Kazalarını Araştırma Komisyonu Üyesi ve MHP Manisa Milletvekili Erkan Akçay, maden kazalarının ve can kayıplarının birinci derece sorumlusunun mevcut iktidar olduğunu söyledi. Soma'da 301 madenciye mezar olan Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.'ye ait Eynez Maden Ocağı'na inen Akçay ve CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel, daha önce Karaman’ın Ermenek ilçesinde meydana gelen maden kazasıyla ilgili olarak açıklamada bulundu.

Kazanın yaşandığı maden ocağının geçen yıl kömür rezervi bittiğini iddia ederek, iflasını veren ve Soma’daki maden ocağını kapatan Uyar Madencilik'e ait olduğunu öne süren Milletvekili Akçay, “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'e, Uyar Madencilik'in çalışmaları ile ilgili soru önergesi vererek 13 soru yöneltmiştik. Verdiği cevap, 10 aylık gecikmeyle 15 gün önce geldi. Karaman Ermenek'teki maden kazasıyla da birebir zamanlama örtüşmesi de oldu. Şu tesadüfe de bakın ki yine bu kazanın altından da Uyar Madencilik denen firma ve onların yakın akrabaları oldukları ortaya çıktı. Ben bu soru önergesine ve Bakan Faruk Çelik'in verdiği cevaba dikkat çekmek istiyorum. Cevap oldukça uzun fakat tam bir itiraf niteliğinde. Bir sürü ufak tefek cezalar, 5 bin lira, 10 bin, 20 bin lira cezalarla geçiştirilmiş. Ödenmeyen bir sürü borç, sigorta borçları var. Takip edemedikleri alacakları söz konusu. Çalışma ve sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın ve yüzlerce işçilerinin de alamadığı ücretler var. Sadece işçilere bu ücretleri takip ve tahsil edemediklerini bildirmekle yetinmişler." dedi. Bunun tamamen hükümet ve hükümetin devleti acziyet içerisine koyduğunun itirafı olduğunu savunan Akçay, "Maalesef meydana gelen bu kazaların, can kayıplarının birinci derece sorumlusu mevcut iktidardır. Bizzat bir de bunları Allah söyletiyor, dilleri sürçüyor. 'Bu madenler için bizleri bakanlar, milletvekilleri aradı' diyorlar. Şimdi de sizleri arayan bakanlar ve milletvekilleri kimlerdir, hangi firmalar için aradılar, bunları açıklama borcu var. Bizlerin bazı tespitleri vardı ve iddia düzeyindeydi. İstiyoruz ki yeryüzünde hiçbir şey gizli saklı kalmasın. Ben gerek Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanı'nda gerekse Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı’nda, bu peşpeşe gelen maden ve iş kazalarının veya facialarının veya katliamlarının bir telaşını görüyorum. Sorumluluğu itiraf edemiyorlar ama vicdanları da onları zannediyorum rahatsız ediyordur diye düşünüyorum.” diye konuştu.

'FACİA YAŞANDIKTAN SONRA İKİ ÜÇ GÜN SÜREYLE NORMAL BİR ÇALIŞMA BAKANINA DÖNÜYOR'

CHP Milletvekili Özel ise Ermenek ile ilgili olarak, “Soma'da bir araştırma komisyonu kurulsun deyip AK Parti oylarıyla reddedilen önergemin temel çıkış noktası, 20 Ekim 2013 tarihinde yaşanan ölümlü kazadır. O zaman Uyar Madencilik’teki ayrı ayrı günlerde dokuz ölümlü kazalar gündemdeydi. Dokuz kişi öldükten sonra birer birer bununla ilgili önergeler vermiştik ve aralık ayında maden kapanmıştı. Uyar Madencilik burada arkasında 783 tane 2 yıl ile 20 yıl arasında kıdem alacaklısı ve çok sayıda maluliyet alacaklısı bırakarak gitti. İki gözü kör olan, iki ayağı kopmuş olanlar da dahil maluliyet alacaklarını alamamıştı. Hem Söke'deki Uyar Madencilik hem de Ermenek'teki Uyar Madencilik sürekli gündemdeydi. Dün gittiğimizde de orada gördüğümüz durum ve buradan gelen telefonlarda bir konuya daha rastladık. Soma’dan bir arkadaşımız telefonda, 'Ben Soma Uyar Madencilik'teyken Ermenek Uyar Madencilik'e götürülmüş, bir hafta boyunca bu suya engel olmaya çalışmıştım. Demek ki bir yerde birikmiş, buraya patlamış.' dedi. Bu kişinin de ismini, telefonunu Sayın Faruk Çelik'e de verdim. Faruk Çelik de dün yaptığımız görüşmede bu durumdan yakındığı ve ayrıca da bir madeni güvenlik gerekçesiyle örneğin buradaki Işıklar Maden Ocağı'nda olduğu gibi kapattıklarını, devreye bakanların, milletvekillerin girip illa madenin açılmasını istediklerini ama açıldıktan beş gün sonra yangın çıktığını ve müfettişleri üzerinde oluşan siyası baskıdan yakınıyor.” dedi. Bakan Çelik’in söylemlerinin itiraf niteliğinde olduğunu kaydeden Özel, “Aslında Faruk Çelik için şunu söylemek gerekiyor. Bir facia yaşandıktan sonra iki üç gün süre ile normal bir Çalışma Bakanı'na dönüyor ama 10 gün sonra söylediklerini unutuyor. Aynen geçen sefer yer altında taşeron çalıştırmanın bir kölelik düzeni olduğunu ve kaldırılacağını söyleyip daha sonra bunu yapmadığı gibi şimdi de, 'Bu düzen değişmeli' diyor ama yine de bir bakanın itirafı niteliğinde olduğu için kıymetlidir bu sözleri.” diye konuştu. CİHAN